Önce neden değil'i anlatmak istiyorum. Burası açıköğretim işletme değil. Ne olmak istediğinizi bilmiyorsanız İşletme okuyayım da çıkınca her şeyi olurum diye bir şey yok. Joker bölüm değil işletme. Çok geniş bir alana sahip evet, ancak özelleşmediğiniz ve istediğiniz alanda kararlı adımlar atmadığınız sürece bırakın ODTÜ, Harvard bile fayda etmez bu bölümde. Hem ODTÜde okurum hem de yata yata biter İşletme yazayım da demeyin. Yata yata BİTMEZ, BİTMİYOR. Zira deneyen arkadaşlarımız var olmuyor. İşletme çünkü "Let's get it started, let's get it started in here. Partyyy!" değil. Yani evet eğlenceli insanlarız genel olarak ama her gece alemlere akmıyoruz gençler burası Las Vegas değil. İŞLETME ÇÜNKÜ: karar almayı seven, takım içinde öne çımayı seven, risk ve stres yönetimi iyi olan, iletişim becerileri ve EQsu yüksek, parayı seven (çoğumuz), kaynak yönetiminde iyi olan, çalıştığı işin sosyalleşmeyi gerektirdiği (çoğunlukla)ve bundan memnuniyet duyan, detaycı, şüpheci, rekabeti seven, hedeflerini daima yenileyen, sürekli gelişmeyi savunan,dinamik insanlarız. İşletme çünkü yönetçem ben değil. Önce bi önceki cümlede saydıklarımı kendinizde bulmalısınız. ODTÜ İşletme bölümü gerek ders dışı faaliyetleri gerek seçmeli dersleriyle size bu alanlarda gelişme fırsatını oldukça güzel sunuyor.

Açıkçası sınava hazırlık döneminde işletme aklıma yatan bir bölüm değildi. Tercihlerim arasında hukuk, uluslararası ilişkiler daha yoğunluktaydı. İşletmeyi istemememin başlıca sebebi toplumdaki herkes işletme okuyor klişesiydi. Bölümleri tarafsız bir gözle değerlendirmeye başladığımda, bana istediğimi verecek, her zaman önemli bir yere sahip ve geniş bir yelpazesi olan işletmenin doğru seçim olduğuna karar verdim çünkü önemli olan herkesin o bölümde olması değil, sizin o insanların arasında bilginiz ve yeteneklerinizle nerede olduğunuzdur.

Kendini öldürmek isteyen insanların iki seçeneyi vardır ya intihar etmek ya da işletme okumak :D.Benim sevdiğim bölümdü.Herkes seçme dedi ama ben seçdim ve mutluyum her gün derse gittiğimde hoca ders anlatdığında  bu ne yaaa demiyorum her ders bana imdb'si 8 film gibi geliyor.Unutmayın Türkiyenin sorunu üretimle değil bu ülkede üretim yapa bileceğiniz çokca kaynak var.Sorun işletmede.Çünki bir ürün üretiyoruz ama o ürünün hiç bir marka değeri yok,hiç bir pazarlama stratejisi yok.İyi bir işletmeci her şeyi değiştire bilir.Seviyorsan İşletmeye gel!

Küçüklüğümden beri arkadaşlarımla oynadığım oyunlarda bile liderlik sıfatının bende bulunmasını sevmişimdir. Ticaretin de kesinlikle benim işim olduğunu düşünüyorum ve işletme bölümünün bu özelliklerimi ortaya çıkaracak bölüm olduğunu düşünüyorum.

Eşit ağırlık öğrencisi olarak tercih edebileceğim bölümler fazla değildi. Hukuk’un bana göre olmadığına çok önceden karar vermiştim. Uluslararası İlişkiler için çok önemli olan yabancı dil konusunda kendime pek güvenmiyordum. İktisat fazla akademikti ve mezunlarının iş alanlarının işletme mezunlarınınkiyle hemen hemen aynı olduğunu öğrendikten sonra uzun zamandır istediğim bölüm olan işletmede okumaya karar verdim. Rahat okunan bir bölüm olmasının bu kararımda az da olsa etkisi vardı. İşletme okumak istediğimi söylediğimde çoğunlukla “İşletme okursan iş bulamazsın, çok mezunu var.” şeklinde tepkiler aldım. Ama bu durum diğer sözel bölümler için de az çok geçerli olduğu için pek kulak asmadım. ODTÜ İşletme’nin gücüne inanıyorum :)

Birçoğunuzun aşina olduğu KOBİ diye bir tabir vardı, Küçük ve Orta Bütçeli "İşletme"ler. Bir de tabii Büyük "İşletme"ler var. Bunların Finansmanının yapılması, "İşletme"nin çarklarının dönebilmesi için bir Finans, Muhasebe ve Vergi gibi mali faaliyetlerin düzenli gitmesi gerekir; bu "İşletme"nin sunduğu hizmet ya da malı satabilmesi için bunu tüketiciye/hizmeti alan kişiye tanıtması gerekiğinden Pazarlama; ikna olan kişi ürünü/hizmeti satın alacak kişiyle Satış;elimizdeki ürünü oluşturmak/hizmeti sağlayabilmek için hammadde/işlenmiş malzemeyi sağlayabilmek için Satın Alma; satılacak ya da satın alınacakların bir yerden bir yere ulaşımını denetlemek ve bunlardaki problemleri çözebilmek için Lojistik ;tüm bunları yapabilecek yetkinlikte olan, her konuma/pozisyona hitap eden çalışanları bulabilmek ve düzeni sağlamak için İnsan Kaynakları gibi departmanların hepsinde çalışabilir bir İşletmeci. Veya bir bankada da yine Finans, Kredi, vs. gibi pek çok departmanda da kendine yer bulabilir.

(Bu departmanları tek başlarına söylediğimizde benim anladığım/aklıma gelenler bunlar, sizlerin farklı bulduğu şeyler de olabilir. Yanlış/Eksik bir şey yazdıysam affola.)

İş imkanlarına gelecek olursak, ODTÜ zaten size iyi bir eğitim sunuyor, ama İşletme kişinin kendine Akademik özellikler dışında ne kattığıyla da ilgilenen bir bölüm. Dolayısıyla bölümün kapısından girip 4 yıl sonra sadece müfredatınızda yer alan derslerde öğrendiklerinizin bir kısmını yanınıza alarak çıkarsanız, tabiki bir iş bulabilirsiniz, ama o işin sizi tatmin edeceğini garanti edemem. Ama siz bir yandan derslerinizi takip etmiş bir yandan da bunları eğitimler, seminerler, kurslar, projelerle desteklemişseniz imkanlar artacaktır. Büyük Türk veya çok uluslu firmaların Genel Müdürlük/Merkezlerinin çoğu İstanbulda olduğu için.. Sanırım her şey açık. Tabii Bankacılıkta şehrinizde bulunan şube, Bölge Müdürlüğü gibi yerlerde veya büyük şirketlerin Satış elemanlarının sorumlu oldukları birkaç şehir/bir bölge gibi sorumluluk alanınıza göre değişkenlik gösteren yerlerde çalışmanız da mümkün.

Burayı mezun olunca tamamlarım :)

Uzun zaman sonra gelen edit: 

Özel Sektör: Hemen hemen her alanda çalışabilirsiniz. Gerçekten teknik beceri istemeyen çoğu pozisyon size uygun olabiliyor.

Kamu: Çoğu mezun tercih etmese de iyi dil bilgisi iyi YDS puanı getiriyor. Bunun yanına fena olmayan bir KPSS ile yine çoğu pozisyonda ilk aşama çok rahat geçilebiliyor.

Akademi: İsteyenler için İngilizce eğitim görmenin çok avantajı oluyor ve hayatınızı kolaylaştırıyor. 

Mezun olduktan sonra temel seçenekleri bir atlayalım.
KPSS.
ALES.
Onun dışında aldığınız seçmeli dersler ve ilgi alanınıza göre İnsan Kaynakları, Pazarlama, Yönetim, Muhasebe, Reklam, Ar-Ge vs. tüm departmanlarda çeşitli görevler alabilirsiniz. Özel ya da devlet bankalarında çalışabilirsiniz. Denetim ya da finans uzmanı olabilirsiniz. İşletme çok yönlü bir bölüm karar daima sizin.

İşletme bölümü, mezuniyetten sonra çalışma alanı en geniş olan bölümdür. Her sektörde işletme mezunları için iş imkanları vardır. Finans, muhasebe, satış/pazarlama, operasyon yönetimi, proje yönetimi, yönetim bilişim sistemleri, organizasyon alanlarında uzmanlıklar yapılabilir.
Türkiye'de her yıl en çok mezun veren bölüm olması nedeniyle işletme mezunlarının elde edebileceği iş imkanları çok farklılık gösterebilir. Dünya çapında bir şirkette yönetici adayı olarak da çalışmaya başlanabilir, ufak bir muhasebe bürosunda da. İşletme mezunları için iyi iş imkanı, öğrencilik döneminde kendilerine kattıklarıyla ve derslerindeki başarısıyla doğru orantılıdır.

İşletme okumak isteyen ve işletmeci olmak isteyen birinin kendine güvenmesi ve işinde özverili olması gerektiğine inanıyorum. İşletmeci olmak talebi ve arzı ile insanlara hayallerini satabilmekten geçiyor. Hayal edileni ne kadar çok iyi düzeyde gerçekleştirirsek o zaman başarılı ve işini seven bir yönetici ve işletmeci oluruz.
İşletme okumak benim için bir keyif, hepimizin bildiği gibi bizim alanımız iş hayatındaki her şeyle ilgili. hayatın her alanında işletme var bunu görüp bunun bilincinde olmalısınız ki bu bölüm hem okurken zevkli hale gelsin hem de çalışırken. Uludağ üniversitesinde okumak benim için mutluluk, hocalarımız çok kaliteli ve gerekli olan her şeyi bizlere vermeye çalışıyorlar. Bölümümü seviyorum :)

İşletme Bölümü, kesinlikle emek vermek isteyenler içindir. Kolay bir bölüm değildir. Sürekli yaşayan bir bölümdür. Yerel ve Küresel değişimler yakından takip edilmeli ve anlamaya çalışılmalıdır. Kısa yoldan devlete girmek isteyenler hiç tercih bile etmesinler. Çünkü artık kısa yoldan devlete girilmiyor. Bu sebeple bu bölümü okuyanlar mezuniyetten sonra işsiz iibf'liler serüvenine dahil oluyorlar

İşletme, açık konuşmak gerekirse, Türkiye şartlarında spesifik bir meslek için üniversite kazanamayan bir çok kişinin umut kapısı bir bölüm. Her alanla ilgili. Nereye giderseniz gidin bir işletme mezunu bulabilirsiniz. Bu konuşma dilinde bölüm için kötü bir imaj yaratıyor olabilir lakin, bu bölümde okuyup kendisini geliştiren ve vaktini gerçekten verimli kullanan birisi çok büyük artıları olan bir bölüm. Bu sebeple işletme, kendini gelişimine önem veren, sabırlı, çözüm odaklı, hırslı kişiler için tercih edilebilir bir bölüm.

Çalışkanlık, azim ve heves ister çünkü kişide bu özellikler olmazsa gelişmeye devam edemeyecek ve yerinde sayacaktır, bu da onu vasıfsızlığa sürükleyecektir. Vasıflı insan için daima talep vardır. Aynı özellik hukuk için bile geçerlidir. "Çok fazla hukuk okuyan var" şikayetlerine de yaklaşımım iyi bir avukata her zaman ihtiyaç olacaktır şeklinde. Bunu genelleyerek işinin ehli olana her zaman ihtiyaç vardır şeklinde ifade edebiliriz. Kişisel yetkinliklerini geliştirmeye açık kişiler çok zevk alabilir bu bölümü okumaktan.

aslında bu bölümü bitirdiğinizde herşeyi yapma imkanı veriyor.çok sıkı çalışma gerekli.hani işletme yata yata geçer diyenler var inanın öyle olmadığı test edildi ve olmuyormuş :) çalışmak şart .

Dezavantajdır, çünkü bölümü okurken öğrenilen terimler günlük hayatta kullanılan ingilizceden çok farklı. Sonradan öğrenilmesi daha uzun sürüyor.

İngilizce bilenler için bence dezavantaj; bilmeyenler için ise daha büyük bir dezavantajdır. İngilizce olarak okumak gündelik yaşamdaki ingilizcenin yanında iş hayatında ve mali konularda kullanılan İngilizce terimleri öğrenmeyi de sağlar. Ayrıca edindiğim tecrübelere göre iş başvurularında daima İngilizce İşletme mezunları daha çok tercih edilir.

Eger ingilizce bilmiyorsaniz evet dezavantajdir. Mezun oldugunuzda ingilizce bilginiz ileri seviyede olmali ki is hayatina atildiginizda rakiplerinizden geride baslamayin.

hayır

Kesinlikle dezavantajdır!

hayır. ama gerçek bir ticaret ve hayatın her anlamı için gerekli.

İngilizceyi kursa giderek de öğrenebilirsin bence Türkçe eğitim daha iyi..

Ingilizce kesin olmak zorunda.Ustune ne kadar koyarsanız o kadar iş imkanı artar.

Küreselleşen dünyada her dilin ayrı bir önemi olduğu açıktır. Ancak işletme gibi insan ilişkilerinde etkin olunması gereken bir meslek grubunda kaçınılmaz oluyor. İngilizce bilmek, farklı şekilde düşünebilme, özgüvene sahip olma ve yabancı kaynaklardan faydalanabilme için de çok önemli olduğu için işletme bölümünün de bel kemiklerinden birini oluşturuyor.

Sadece işletme değil artık her bölümde ingilizce şart bu unutulmamalı.

İş dünyasının yoğunlukla bulunduğu illerdeki, İstanbul ve Ankara, İngilizce eğitim veren üniversiteleri tavsiye ederim. Spesifik olarak verebileceğim tavsiyeler ise İstanbul'da Boğaziçi Üniversitesi, İTÜ, Koç Üniversitesi, Sabancı Üniversitesi, İstanbul ve Marmara Üniversitesi; Ankara'da ODTÜ, Bilkent, Hacettepe.

ODTÜ ve Boğaziçi İşletme bölümlerini tavsiye ederim.

Tabiki Odtü..

Odtü boğaziçi ve Abdullah Gül 

Boğaziçi üniversitesi- marmara üniversitesi-hacettepe üniversitesi- Ege üniversitesi- Dokuzeylül üniversitesi