Arada bir doktor çıkıyormuş işte. :p
Tip bolumunden mezun olanlar cekilen kuralar sonucu ulkemizin saglik kuruluslarindan birinde pratisyen hekim olarak ise baslarlar. Ancak zorunlu hizmet kuralari cekildiginde hemen gidilmez tus beklenir.tus sonucunda bir yere yerlesenler yerlestikleri yerde asistan olarak goreve baslarken digerleri 2 yillik zorunlu hizmet icin pratisyen hekim olarak ise baslar. Mezun oldugunuzda diplomaniza devlet tarafindan el koyulan tek bolum olan tipta zorunlu hizmetinizi yapana kadar diplomaniz verilmez haliyle ozel hastanelerde calisamazsiniz. Zorunlu hizmet sonrasinda diplomayi alinca ozele gecebilirsiniz :)
Doktor olursunuz. TUS tan sonra uzmanlık seçerek bir alanda uzmanlaşırsınız. Ayrıca öğretim görevlisi olarak da kariyerinize devam edebilirsiniz. Eğer başarılı olursanız yapacaklarınızın haddi sınırı olmaz. Yurt dışı konferanslar, yut içi pek çok Tıp toplantılarına katılarak kendinizi hem alanınızda hem de kişilik olarak geliştirebilirsiniz.
Elbette büyük çoğunluğu doktorluk yapmaktadır. Üniversitede akademisyen olarak devam etmek de bir tercihtir. Akademisyenlik temel bilimler ve klinik bilimler alanında olabilir. Akademisyen olarak bilimsel çalışmalar sürdürürken, biraz daha fazla çalışarak yasalar çerçevesinde muayenehane açmak mümkün olabilir. Yeni iş alanlarından biri de tıbbi ilaç sektörüdür. Sektörün pazarında bir pazarlama elemanı olarak görev almakla birlikte, AR-GE birimi de bir tercih seçeneğidir. "Tıp Fakültesinden arada bir doktor çıkar" sözünü duymuşsunuzdur. Bir şarkıcı, artist, yemek şirketi sahibi, turizm acentası sahibi vs. de olabilirsiniz. Ancak bunlar için tıp fakültesi okumaya gerek yok diye düşünüyorum.
İster pratisyen hekimlik yaparsın, ister ilgini çeken bir alanda uzmanlaşırsın. İş imkanı olmama durumu yok, zorunlu hizmet yapmadan diplomanı vermiyorlar zaten.
tıpı bitirince isterseniz aile hekimi olark hemen atanabilirsiniz ya da tusa girip uzmanlık okuyabilirsiniz. sonrasında atanırsınız ya da özelde çalışabilirsiniz orası size kalmış. ama girer girmez daha staj bile görmeden bölüm seçemezsiniz seçseniz bile ileride eminim ki değişecektir
TUS'u kazanamazsa pratisyen hekim olarak işe başlar(fakültemizin TUS kazandırma oranı düşük, belirteyim) 2 senelik mecburi hizmetini yapar, sonra ister devlet ister özel mesleğini yapar. TUS kazandıysa 4-5 senelik bir uzmanlık eğitimi görür, ondan sonra uzman doktor olarak çalışır.
Genel bir algı olarak doktorluk yapar... Hastane, nöbetler, hastalar, stres... doktorluğun en büyük eksileri olarak görülür. bence tıp fakültesinin en önemli yanı pre-klinik bölümdür. daha çok araştırma yapabileceğiniz yeniyi en iyiyi arayabileceğiniz özelliklerle klinikten ayrılır ve daha caziptir. bunun dışında yurtdışı çalışma olanakları var fakat fazlaca bir bilgim yok o konuda.
Aslında ne kadar geniş olanaklar var gibi görünse de,mezun olduktan sonra 2 yol karşına cıkacak.Bunlardan birine karar vermek asıl mesele.1.yol pratisyen olarak kalmak.2.yol ise uzmanlık yapmak.Hala okumaya hevesi olanlar 2.yolu secerler.bu da tıp eğitimi 6yıl boyunca onu ne kadar yıpratıp yıpratmadığına bağlıdır
Tus sınavına girip uzmanlığı alır ve uzman olduğu alanda mesleğini icra eder . Tus a girmeyenler de acil servislerde vs mesleğini yapar.
Hekimlik yaparlar ozel devlet suan bi sürü hastane var .
Şöyle bir söz vardır, tıbbiyeye girmiş herkes bilir bunu: "Tıp fakültesinden her şey çıkar, ara sıra doktor çıkar." Bence bu, tıp eğitimi sonrası imkanlar açısından kısa ve öz bir söz. Önemli olan "mektepli" olmak değil artık günümüzde. "Alaylı" olarak da birçok işi benimseyip öğrenebilir hatta yapabilirsiniz.
ataması rahat bir kere. kpss derdin yok. bölümüne göre ne iş yapacağın değişir tabi. cerrahiyle psikiyatrinin standartları eşit tutulamaz o yüzden uzmanlık alanına göre yorum yapabiceğim bir konu ama şunu söylemeden edemeyeceğim ki zor yani ve yorucu.
Sağlık kuruluşlarında doktor olarak, üniversitelerde akademisyen olarak ya da araştırmacı olarak çalışırlar :)
En basitiyle doktorluk yapar :) Çünkü tıp fakültesi bir meslek okuludur. Hastanede, muayenehanelerde ya da Aile Sağlığı Merkezi'nde çalışan beyaz önlüklü, steteskoplu, önünde sıra olan odalarda çalışan, gecesi gündüzü olmayan, sürekli okumak zorunda olan, fedakar kişiler olurlar. Tıbbi araştırmalarla uğraşan araştırmacılar da tıp mezunudur. Doktorluk dışında ilaç ve medikal firmalarında çalışanları da duydum hatta CEO olan kişiler de var. Politikayla uğraşan kişiler de gördüm. Her hükümette Sağlık Bakanı
Akademisyen olabilirsiniz,doktor olabilirsiniz,iş imkanı oldukça fazla olan bir bölüm .
tusu kazansada kazanamasada doktor olur her türlü iş bulur
Pratisyen hekimlik yapar. Devlet hastanelerinin acillerinde, ana çocuk sağlığı ve verem savaş dispanserlerinde, özel hastaneler ve polikliniklerde hekim olarak çalışır.
6 yıldan sonra tusu kazanamazsa sanırım 2 yıl zorunlu hizmet yapıp pratisyen hekim olur.
Cevabı aşikar bir sorudur bu kanımca :)