Açıkcası zorluk derecesi kişiden kişiye değişir. Bu sadece mimarlık dalı için değil her meslek dalı için böyle. Sevdiğin zaman katlanman daha kolay oluyo ki her mesleğin okurken ve de iş hayatında kendine göre zorlukları var. Mimarlık adına konuşursak gündemden haberci,meraklı, araştırmacı ve de gözlemci bir birey olman lazım. Ayrıca da en önemlisi atik olman lazım.
Açıkcası her mesleğin daha doğrusu her öğrenim kurumunun belli bir masrafı vardır. Mesela tıp için yüklü miktarda paralar ödeyip kitap alıyoruz hoş tek iyi yanı kitapların sahtesini yani korsanını başka yerlerden temin edebilmek. Mimarlıkta bu iş biraz daha zorlaşıyor çünkü mimarlık genel olarak malzeme bütününü kullanarak pratikle birlikte gelişimi sağlıyor. Bu işi pratiğe dökebilmek ise dediğim gibi malzemeden geçiyor. Yalnız malzemeyi cüzi bir fiyata bulmanız da mümkün.
Mimarlık sıkalası çok geniş bir meslek dalı. İngilizce bilmek artık çağın gerektirdiği bir durum. Bunu farklı bir dil olarak görmek şu dönemde yetersiz. İngilizcenin yanında farklı diller öğrenmek daha çok avantaj sağlayacaktır. Çünkü kendini ne kadar geliştirip ileriye taşıyabilirsen o kadar ön plana çıkarsın.
Bence Mimarlık bölümü bazı meslek grupları gibi şu kadar para ile değeri biçilip seçilecek bir bölüm değil. İnsanın ilgisinin olması,araştırmacı kişiliğinin ve de kendini sürekli ileriye taşıyacak, kendine yeni fikirler katabilecek bir benliğe sahip olması gerekmektedir. Asıl bu nitelikleri taşıdığı zaman başarıyı da ününü de peşinden getirecektir. En azından ben böyle olduğuna inanıyorum.