Bilkent Üniversitesi

Bilkent Üniversitesi'nin hoşlanmadığınız yanları nelerdir?

79 Cevap

Sonuçlar 3. sayfadan itibaren gösteriliyor. İlk sayfaya dönmek için tıklayın.

Bilkent'in ve çevresinin pahalı olduğu acı ama gerçek.
Okul içindeki restoran, cafe çeşitliliği ve kalitesi de bu pahalılığa rağmen zayıf. (Ama bu zayıflık tabi ki tercihinizi etkileyecek bir unsur değil :) )

Akademik ve sosyal hayatı birlikte yürütmeye çalıştığınızda fazla yoruluyorsunuz. Mayfest zamanında sınava girdiğiniz, proje teslimi için uğraştığınız zamanlar oluyor. Ayrıca yemekleri gereksiz pahalı.

Tek bir sey var oda ders saatlerinden sonra okul ölüyor bombos sessiz bir ortam oluyo odtu devrim geceleri gibi degil yani. Tabi onlar devrimde biz partilerde geciriyoruz geceleri

Eski, demode olmuş ve küçük yurt odaları, üniversite servislerinin zaman ve sevkiyat planlamalarında yaşanan aksaklıklar.

Tek kötü yanı yemeklerin çok pahalı olması bence.

Oyunculuk bölümünde hakkınızı aramakta sıkıntı çekebilirsiniz. Genel olarak okul kurallarına bağlı ama iç işlerinde tamamen bağımsız bir bölümdür. İnsanların oyunculuk yeteneklerine göre alınıp hazırlık (ingilizce) döneminde teker teker döküldüğü bu bölümde ne bütünleme, ne yaz okulu ne de irregular öğrenci olma hakkı vardır. Eğer herhangi bi şekilde başarısızlık gösterirseniz okulu uzatmayı garantilediniz demektir.

Şu an düşünüyorum da, hoşlanmadığım yanı yok sanırım. En azından ilk anda düşündüğümde aklıma negatif bir etken gelmedi.

Bilkentli olmak disiplin ve sıkı yönetim ister, her ödevin projenin belirli bir teslim tarihi vardır, geciktirdiğinizde sıkıntı yaşanabilir.

Yemek fiyatlarinin ucuk olmasi ciddi anlamda rahatsiz eden bir konu. Tabldotta doymayan bir insan olarak Kirac ve Speed'de ortalama bir yemek 8-10 liraya geliyordu en son hatirladigim -ki bir ogrenci icin ciddi bir meblag.

Ote yandan kampuste aksam 5'ten sonra kimselerin kalmamasi, sosyal hayat denen seyin Ankuva'ya endekslenmesi(yine pahalilik burada devreye giriyor) de onemli bir eksiklik.

Son olarak Mayfest zamanina odev/proje/midterm koyan sevgili hocalarimi sevgiyle(!) aniyorum.

Yiyecek konusunda genel bir pahalılık var. Benim gibi tabldota tapanlar fazla harcama yapmıyor ama her öğün de tabldot yenmez ki yahu, insanın canı bazen başka şeyler istiyor. Başka yerlerden yemek de daha pahalı. Gerektiğinde bir kafeteryadan 6-7 liraya bir sandviç alıp doymadığım zaman da “Burada bir sorun var işte!” diyorum.

Bundan başka, havuzumuz yok! Gerçi havuz için yapılacak masrafın kütüphaneye falan yapıldığı söyleniyor ki doğrudur, ama deniz kıyısından gelen biri için eksiklik. Acımı kalbime gömdüm, bekliyorum(!).

Son olarak – bu konuda yapılacak bir şey yok ama – keşke kampüsümüz biraz daha düz olsaydı, böylece bisiklete daha rahat binebilirdik!

Dersler inanılmaz yoğun, özellikle devamlılık zorunlu derslerde sağlık raporu dahi kabul edilmemeye başlandığı için keyfi ders kaçırma lüksünüz yok. Kampüs içindeki yaşantı, yapılacak aktiviteler sınırlı olabiliyor.

Kampsüte bulunan cafelerin ve yemekhanenin pahalı olması, ayrıca yine bu mekanlarda aldığımız hizmetin verdiğimiz ücrete göre kalitesiz olması, bazı derslerin bazen gereksiz proje ve ödevlerle dolu olması.

Sınıfları eğitim ortamına uygun değil. Sıralar çok eski ve dar. Oturma odasında ders işliyor gibi hissediyorsunuz.

Kampüste yemek pahalı ve alternatif mekan sayısı çok değil. Birbirine alternatif olabilecek mekanlar da yarışma yapmayı uygun görmüyor nedense. Böyle bir sıkıntı var.

Yüzme havuzu yok. Buna üzülecekler olabilir.

İzmir ve İstanbul gibi yerlerden gelecekler alışmakta zorluk çekebilirler. Ben Trabzon’dan gelip baya zorlanmıştım Ankara’ya alışmakta.

Ankara’da bulunması dönem içinde staj vb olanakları zor kılıyor. Bilkent İstanbul’da olsaydı burssuz puanları için bile ciddi savaş yaşanırdı.

Bazen aşırı ders yükü olabiliyor bu da öğrenciyi hayattan bezdiriyor.

Yurtlar, laboratuarlar, yemekhaneler… Burası da aslında uzun bir liste çıkarılabilinecek bir nokta. Ama başlangıçta yazdığım bu 3 konu gerçekten önemli. Yurtlar genel olarak Bilkent standartlarında bir üniversiteye yakışmıyor. Kısa vadede olmasa da, bu konuda geniş çaplı bir yenilenmeye ihtiyaç var. Laboratuarlar keza aynı şekilde, windows 7 yüklü pc’ler olsa da; o pc’lerin eski donanım nedeniyle verimli kullanılamaması ve pek çoğunun bozulması beni rahatsız ediyor. Yemekhaneler ise öğrenciler arasında yapılacak herhangi bir ankette en üst sırada yer alacak sonuç olur; burada da geniş çaplı bir revizyona ihtiyaç olduğunu düşünüyorum.

Bilkent in öyle sevmediğim çok yanı yok ama okul içindeki cafelerin ve restorantların fiyatlarının birazcık tuzlu olması öğrencileri etkiliyor ama okul yemekhanesi yine diğer üniversitelerin yemekhanesinden 1 veya 1.50 tl fazla olmasına rağmen kaliteli ve temiz yemek sağlıyor.

Bu arada Bilkent de herkesin düşündüğü üzere öyle çok züppe ya da kendini beğenmiş tip yer almıyor ama tabiki özel üniversite olmasın dolayı devlet üniversitelerine göre böyle tarz insanlar birazcık daha fazla ama eminim ki Bilkent in sadece %20 si bu tarz insanlardan oluşmaktadır.

Yemek fiyatları biraz zorluyor.
Odtü de gece kampüse giderseniz cıvıl cıvıldır ama bilkentte gerek ödevlerin çokluğu gerek insanların genel olarak gitmek istedikleri yer farklılık gösterdiği için akşam sessizlik oluyor ve sabahki canlılık yok oluyor.
Son zamanlarda biraz politikleşse de apolitik oluşu ve genel olarak bu konularda çok düşünülmemesi bazen sıkıcı olabiliyor ama bazen bu çok da işinize yarayabiliyor çünkü ülkede tartışma kültürü yok zaten. Bazen dezavantaj bazen avantaj
Bazı insanlar zengin okulu olduğunu size söylemiş olabilirler. Elbette insanlar belli bir gelir düzeyinde ama burslarda ötürü ortadirek çoğu ankaralı iyi yetişmiş memur ailenin çocukları çok var. Bu çocuklar genelde iyi anadolu liselerinden gelen çocuklar oluyor. Elbette şaşırtacak kadar güzel arabalar gördüğüm olmuştur ancak of çok zengin okulu diyen insanların kendine güveni olmadığı için bunları söylediklerini düşünüyorum. Şunu da unutmayın çeşit çeşit ortam var ve herkese göre arkadaş ortamı var.