Sonuçlar 2. sayfadan itibaren gösteriliyor. İlk sayfaya dönmek için tıklayın.

Bence gereklidir çünkü özelde işe girecek olsanız size ingilizceden başka hangi dili biliyorsunuz diye soruyorlar. İngilizceyi bildiğinizi varsayıp diğer dili öğrenmek istiyorlar. Anlayacağınız sadece ingilizce değil alternatif bir dil daha öğrenmeniz gerekiyor. Sordukları soru dilse neden artısı olmasın?

İngilizce okumanın en gerekli olduğu bölüm psikolojidir diyebilirim. Tüm eski ve yeni kaynaklar İngilizce çıkıyor. Türkiye'de yapılan bir araştırma bile İngilizce olarak yayınlanıyor. Kendinizi her zaman geliştirmeniz gereken, günceli takip etmeniz gereken ve cevapsız sorular barındıran psikoloji alanının ana dili İngilizcedir. Öyle ki bazı kavramların doğrudan Türkçe çevirisi yok. Türkiye'de iş imkanları açısından artısı tabii ki var ama buna girmiyorum bile.

Psikoloji bölümü birçok ülkede 5 veya 6 sene okunan bir bölümdür, ülkemizde böyle bir koşul yok fakat 4 yıl sadece genel anlamda psikoloji alanını tanımayı, alt alanları öğrenmeyi, asıl ilgi alanını keşfetmeyi, bilimle iç içe olmayı, araştırma merakı edinmeyi ve temel donanımları kazanmayı sağlar. Daha çok teorik alanda katkı sağlamaktadır, farklı alan ve yerlerde -hastane, adliye, cezaevleri, endüstriyel alanlar, özel eğitim ve rehabilitasyon- gibi pek çok yerde kendinize staj imkanı sağlayıp gönüllülük esasına dayanan projelere katılarak hem ilgi alanınızı, hem kendinizi ve becerilerinizi tanıma fırsatı bulur hem de insanlarla iletişim, destekleyicilik, empati gibi alanda çokça lazım olan becerileri edinebilirsiniz.

tabi ki yetmez hele 4yıl hiç yetmez.. 4 yıl sadece tanıtım demektir.

Bu durum neredeyse tüm bölümler için geçerlidir. Kendini geliştirip fark yaratan öne geçer, işsiz kalma ihtimali düşer. Okunacak bölüm seçilirken mantık değil duygu daha önemlidir. Neyi öğrenmek istediğiniz, hangi bölümde uzmanlaşmak istediğiniz önemlidir. Fark yaratabileceğiniz bölüm de zaten o bölümdür.

Öncelikle hangi bölümü seçersen seç, o bölümün en çok bilinen çalışma alanları dışındaki alt dallarını araştırmanı öneririm. Psikoloji okumak da genellikle klinik psikolog olmakla eşleştiriliyor fakat çalışabileceğin sektörlere ve alt dallara baktığında göreceksin ki yönelebileceğin farklı alanların sayısı çok fazla. İşşiz kalmak şuan hepimizi kaygılandıran bir durum fakat sen yönelmek istediğin alanı seçtikten sonra kendini gösterme ihtimalin de yükselecektir.

Henüz bir lise öğrencisiyim. Ama genel olarak psikoloji alanına ilgim var psikoloji alanında temel bilgilerin yanı sıra psikoloji alanının tarihsel gelişimi, yenilikler, insan yaşamı, dünya tarihi, psikolojinin neden insan hayatında olduğu, tarih boyunca psikolojide neler yaşanmış, makaleler, tezler psikoloji bilimi, psikoloji alanının diğer alanlarla ilişkisi, etkileşimi konularında bir çok yönden merak ediyorum. Hedefimi sadece psikoloji alanı ile sınırlı bırakmayıp daha farklı henüz keşfetmediğim alanlara yönlendirerek hayat boyu bir öğrenim projesi düşünüyorum. Çünkü dünyada merak ettiğim o kadar çok soru var ki mutlak cevaplar beni tatmin edemiyor. Böylelikle içimdeki bu merak tutkusunu doyurmak, tatmin etmek için böyle bir yolculuğa girmek istiyorum. Üniversite bölüm kariyer pek önemsemiyorum ama amacıma ulaşmak için elimde olan tek araçlar olduğu için bu yolu izlemek zorundayım. Psikoloji alanı dışında hobi olarak müzik ve dans etkinliklerini seviyorum. Ayrıyeten yabancı dilleri ve yabancı ülkere de merakım var. fotoğraf çekmeyi ve basketbol oynamayı seviyorum. bu saydıklarım hobi ve hayallerin bir kısmını gerçekleştiremiyorum. Farklı farklı nedenlerden dolayı hayatta şahit olduğum herşeyin nedenini nasıl olduğunu merak ettiğim için kendimde gözlem ve araştırma özelliklerinin baskın olduğunu fark ettim. Bu gözlem ve araştırma özelliklerimi merak ve tutku duyduğum şeyler doğrultusunda geliştirmek ve ilerletmek istediğimi fark ettim. Yaşadıklarımdan ve büyüdüğüm toplum içerisinde farklı bir toplum modeli olması gerektiğini düşündüm ve sadece büyüdüğüm toplum değil genel anlamda toplumsal bir bozukluk var ki en belirgin yanı ise aile sistemlerinde mevcuttur. Bazı kavramları örneklendirecek olursak;
Ahlaki Baskı, Otorite, Öğrenilmiş Çaresizlik, sosyal fobi, şiddet gibi özelliklerin bu toplumlarda ve özellikle de eğitimsiz aile sistemlerinde güncel olarak sürekli nesillerce yerini koruyarak aslında bireyin ve toplumun gelişimini çok olumsuz yönde etkilediğini fark etmem üzerine içimde filizlenen bazı özellikler olarak gün yüzüne çıktı.. 
Bu yüzden psikoloji, bu yüzden hayata dair herşey..

Gelecek kaygısı yönünden bakılacak olursa, felsefe bölümünden mezun olduktan sonra eğer güzel bir ortalama ile mezun olmuşsanız akademisyenlik yolundan ilerleyebilirsiniz. Bunun dışında felsefe bölümünün iş açısından pek bir getirisi olduğu söylenemez. Meslek açısından değil kişinin kendi hayatına bakış açısını değiştireceği yönünden felsefe bölümü tercih edilebilir. Sürekli kitap okumayı gerektirir. Okula ilk geldiğiniz sene ile dört senelik eğitimle öğrendiğiniz şeylerle çok değiştiğimizi fark ederiz :)  Psikoloji bölümünde alan imkanı daha fazladır şayet kendini geliştirirsen:) Ve fazlasıyla nankördür, sürekli alanla ilgili makaleler okunması gerektiği söylenir. İki bölümde aşırı zevkli geliyor bana. 

Okuldan okula değişkenlik gösterir ama genel itibariyle


- yaşam boyu gelişim
- kişilik kuramları
- sosyal psikoloji
- Psikopatoloji
- Bilişsel psikoloji
- Araştırma yöntemleri
- İstatistik

Öncelikle birinci sınıf boyunca sosyal bilimlere ait genel dersler öğrenilir. Örnek olarak ''psikolojiye giriş, felsefeye giriş, sosyolojiye giriş vb.'' verilebilir. İkinci sınıftan itibaren dersler bölüm özelinde spesifik hale gelmeye başlar. Örneğin, ''sosyal psikoloji, gelişim psikolojisi, klinik psikoloji vb.'' gibi her biri psikolojinin alt alanları olan dersler işlenir. İkinci sınıftan itibaren seneler böyle geçer. Bir de bu tip derslerin yanında psikolojinin bir ''bilim'' olduğunu bize hatırlatan dersler de ağırlıktadır. Bunlara; istatistik, araştırma yöntemleri, psikolojik ölçüm gibi dersler örnek verilebilir.

Bence evet, bilmek gerekir. Bilmeseniz bile bir altyapınız olması gerektiğini söyleyebilirim. Bunun nedeni lisans sürecinde alacağınız istatistik dersidir. Bu dersten önce de zaten okul size, sosyal bilimler için matematik dersi vermektedir. Vermiyorsa bile vermesi gerekir diye düşünüyorum.