Programlama ve kodlama için, çoğu yazılım dilinin ihtiyaç duyduğu sistem gereksinimleri genellikle ortalama bir bilgisayarda bulunur. Bu nedenle, başlangıç seviyesi için yüksek performanslı bir bilgisayara ihtiyaç duymazsınız. Temel programlama işlemleri için, orta düzey bir işlemci (örneğin Intel i5 veya AMD Ryzen 5), 8 GB RAM ve yeterli depolama alanı (tercihen SSD) olan bir bilgisayar yeterli olacaktır.
Diğer taraftan, grafik tasarım ve görüntü işleme gibi daha yoğun görsel işlemler söz konusu olduğunda, daha güçlü bir donanım gereklidir. Bu tür uygulamalar genellikle grafik işlemci (GPU) gücüne büyük ölçüde bağımlıdır. Dolayısıyla, özellikle Adobe Photoshop, Illustrator veya 3D modelleme yazılımları gibi programları kullanmayı planlıyorsanız, güçlü bir grafik kartı (örneğin NVIDIA GTX veya RTX serisi) içeren bir bilgisayar tercih etmelisiniz. Ayrıca, bu tür uygulamalar için en az 16 GB RAM ve hızlı bir işlemci (Intel i7 veya AMD Ryzen 7 ve üstü) önerilir.
Bilkent, çeşitli Erasmus ve Exchange programlarıyla güzel alternatifler sunuyor. 2. sınıftayken Erasmus programı ile Finlandiya'ya gitmiştim. Keyifli dönemlerdi, fırsatı olan herkese tavsiyemdir.
Not: Orada aldığım 8 dersi burada 5 derse saydırdım. Kredilerle ikisi de bir döneme eşit oldu, dönem kaybı yaşamadım Erasmus programıyla.
Arkadaşlarımın çoğunun burs durumundan habersizim. Genelde kimse kimsenin burs durumuyla ilgilenmez, tesadüfen sohbet arasında öğrenirsiniz. Burslu/burssuz arasında ayrım var diyeni sopayla kovalamak lazım, eskide kalmış onlar.
Evet, okulumu seviyorum.
Futbolcu olma hayallerimi hala ara ara pişman olduğum bir mantıkla eğitimle takas edince üniversite için bir bölüm tercihi yapmam gerekiyordu. Lisede futbol dışında bilgisayarla fazla içli-dışlı bir "eşit ağırlık" öğrencisiydim ve üniversite için bölümümü kesinlikle bilgisayarla alakalı bir şey seçmek istiyordum. Ama gelin görün ki, bilgisayarla alakalı tüm bölümler "sayısal" bölümü mezunu istiyordu. Tercih kitapçığını karıştırırken "Bilgisayar Teknolojisi ve Bilişim Sistemleri" bölümünü gördüm, sayısal mezununun yanı sıra eşit ağırlık mezunu da alıyordu, tabi sayısal puanıyla ama eşit ağırlık öğrencisi olduğunuzdan puanınız kırılmıyordu. (Bugünlerde bu sistem değişmiş olsa gerek?)
Bölüme ilgim bu şekilde başladı. İnternette, ekşisözlükte vs araştırmaya başladım. (Tabi, o zamanlar Anlatsın yok) Bölümde hala okuyan ve mezun kişilerle konuştum. Genelde olumlu geri dönüşler alınca da hedefimi bu bölüm olarak belirledim.
Üniversite tercihim doğrudan bölüm tercihim ile alakalı. İstediğim bölüm (Bilgisayar Teknolojisi ve Bilişim Sistemleri) sadece iki üniversitede vardı. Birisi Bilkent Üniversitesi, diğeri de Trakya Üniversitesi. Hatta az önce arama yaptığımda gördüm ki Mersin Üniversitesi'nde de açılmış. Ne güzel olmuş. İki üniversite arasında kalınca tercihimi Bilkent'ten yana yaptım. Bilkent'e yarı-burslu girebileceğimi düşünerek tercih yaptım.
Bilkent Üniversitesi'ni genel anlamda çok seviyorum. Özel olarak da aklıma gelen şeyleri aşağıya listeliyorum.
- Kampüs
- Bilkentli insanlar
- Servisler
- Radyo Bilkent
- Kampüs çevresi
- Ankara'da oluşu (İstanbul???)
- Hocalar
Bilişim dünyasının her alanında çalışmaya hazır şekilde mezun olabilirsiniz. Kendi işinizi yapabilir veya kurumsal firmalarda çalışabilirsiniz. İş imkanları kendinizi geliştirmenizle doğru orantılı bir şekilde çok hızlı artacaktır.
Sevdiğiniz alanlarda çok çaba harcayıp okul dışında kendinizi geliştirmeniz oldukça önemli.
Aşağıdaki alanlara ilgi duyan kişilerin sevme potansiyeli yüksek bir bölüm.
- Teknoloji & Bilişim
- İnternet
- Programlama (Oyun, web, mobil veya herhangi bir şey)
Bölüme gelmeden herhangi bir teknik bilginizin olmasına gerek yok. Bu konulara ilgili ve çalışmaya istekli olduğunuz sürece başarılı olursunuz.
Önce "bölüm" dedim, çünkü bilgisayarla alakalı bir bölüm istiyordum. Sonra da seçtiğim bölümü hangi üniversitede okumak keyifli olur diye düşünüp üniversite seçimimi yaptım.