Yıllardır soruyorum bu soruyu kendime allahım bu üniversiteye ben niye geldim? :D Şaka bi yana mühendislik eğitimi istemem,burslu kavramının çekiçiliği, Bilkent ve Sabancı özel üniversitelerinin Boğaziçi Odtü devlet üniversitelerinin puanının tutmaması sonucu kendimi Tobb-Etü’de buldum.
Neden Endüstri Mühendisliği, çünkü lise yıllarımdan beri mühendislik istiyordum. Mühendislik bölümleri arasında makine çok ilgimi çekmedi. Bilgisayar bölümü için uzun uzun kod yazmak elektrik-elektornik içinde devrelerle içiçe olmak gerekiyordu. Ben bunları istemedim. Çok yönlülüğünden dolayı endüstri mühendisliğini seçtim.
Okulun tek sevdiğim yanı Ortak Eğitim isimli programı. Ortak Eğitim ile 12 dönemlik eğitim hayatının 3 dönemini bir iş yerinde çalışarak orada aldığınız eğitimi uygulamaya çalışarak geçiriyorsunuz ve bunun yanında minimum asgari ücret düzeyinde bir maaş alıyorsunuz. Bu da ben dahil bir çok öğrencinin işine geliyor.
Okulun en sevmediğim yanları saymakla bitmez ama ufak bi özet geçiyim. Her sene 3 dönem yani 11 aylık eğitim süreci. Yani temmuz sonuna kadar kavurucu sıcaklarda amfilerde ders dinlemeye çalışmak. Gayet normal şekilde işlenen cumartesi dersleri. Hazırlığı atlamak için TOEFL sınavının istenmesi. Tam oturmamış vize ve final takvimleri. Öyle bir durum ki eğer pazar günleri de sınavınız varsa kendinizi 3 hafta boyunca kesintisiz şekilde okula gelmiş bulabilirsiniz. Daha tam oturmamış ders kayıt sistemleri ki bazen bi dersi almak için saatlerce kontenjan açılmasını bekleyebilirsiniz. Liseden bozma kampüsü az miktarda ve öğrencilerin oturduğu görülünce sulanmaya başlayan yeşil alanı vs gibi bir çok eksi yanı var.