Bence Bilkent'i diğer vakıf (özel) üniversitelerden ayıran en olumlu etkenlerden biri burslu-burssuz etiketinin sadece resmiyette kalıyor olması. Zaten lys puan yerleştirmelerine göre aynı puanı almış iki kişiden biri elektrik elektronik mühendisliğini paralı kazanırken diğeri matematik bölümünü burslu kazanabiliyor. Tamamen tercihlerle alakalı bir durum ve ailesi paralı okutabilecek ekonomik statüde olup burslu okuyan arkadaşlarımız da yok değil, kimin burslu ya da paralı olduğu kendisi söylemediği sürece bilinmiyor. Zaten yüzde 40'ı burslulardan oluşan üniversitemizde de herhangi bir azınlık söz konusu değil. Dolayısıyla, bursluların paralıları zekasıyla ya da paralıların bursluları parasıyla ezmesi gibi bir durum oluşmuyor, en azından ben karşılaşmadım.

Büyük şehir olması bir avantaj. Ayrıca İstanbul kadar da yaşaması zor bir şehir değil, ama yine de bir İzmir olamaz. İnsanları soğuk bir kere...

Matematik aslında tüm bilimlerin temeli olduğu için, seçmeli derslerinizi istediğiniz bölümden alarak eğitiminizi tamamlarsanız istediğiniz bölümde yüksek lisans yapma ya da o alanda iş bulma imkanınız var bir kere (bilgisayar, endüstri, pazarlama, eğitim, fizik, kimya, ekonomi, vs.) ve Bilkent'in 1 yıl önce ders programlarına getirdiği düzenleme ile bu durum daha da kolaylaştı. Onun dışında bankalar matematik mezunlarını çok severler. Şirketlerde tester olarak çalışılabilir.

Gerek çeşitli insan profillerini bünyesinde barındırması, gerekse ülkemizde bulabileceğimiz belki de en kaliteli eğitimi vermesi açısından Bilkent Üniversitesi'nin bir parçası olmaktan mutluluk duyuyorum. Genel olarak düşünüldüğünde de derli toplu bir kampüs ortamı olması ve 100'den fazla gerek sosyal sorumluluk gerekse kariyer alanlarında aktif olarak çalışan öğrenci klüpleri ile sıcak arkadaş ilişkilerinin kurulmasını kolaylaştırması da beğendiğim yanlarındandır ki vakıf üniversitesi olması nedeniyle akla gelebilecek insanlar arasında statüden kaynaklı sorunların yaşanmadığını da dile getirmek isterim (en azından ben karşılaşmadım eğitim hayatım boyunca).

Dünya çapında ünlü üniversitelerde uzmanlığını yapmış alanlarında başarılı ve deneyimli hocalarla eğitim yapıldığı için Bilkent Üniversitesi'ni tercih ettim. Bunun yanı sıra yurt dışı sıralamalarında listeye girebilen Türkiye'nin sayılı üniversitelerinden biri olan Bilkent Üniversitesi'nin yüksek öğretimlerde dünyanın en iyi üniversitelerinde eğitim görebilecek seviyede öğrenci yetiştirdiği de kanıtlanmış bir gerçektir.

Tüm fen bilimlerinin temelini oluşturur matematik ve eğer hakkkını vererek çalışıp onun o uçsuz kendine has dünyasının derinliklerine indikçe insanın ufku genişler ve çevresindeki olaylara çeşitli açılardan bakmayı öğrenir insan. O yüzdendir ki bölümü ne olursa olsun temel bir matematik eğitimi verilir tüm öğrencilere ve matematik öğrencileri de o gizli dünyanın kapısını aralamakla yetinmeyip o kapıyı geri kapatarak anahtar deliğinden içeri girebilenlerdir.

Şu an düşünüyorum da, hoşlanmadığım yanı yok sanırım. En azından ilk anda düşündüğümde aklıma negatif bir etken gelmedi.

Çok klişedir ama Ankara'da deniz yok. İnsanın bunaldığında kaçabileceği bir yer yok denebilecek kadar az, illa ki şehir dışına çıkması gerekiyor.

Evet evet evet :)