Evet, okulumu seviyorum.
Diğer üniversite yemekhanelerine göre pahalı olan yemekhanenin haricindeki mekanların fiyatlarının yüksek olması (bölüm ve yurt kantinleri dışında) sebebiyle ders arasında ya da ders sonrası uygun fiyatta yemek yemek isteyen öğrencinin yemekhaneye gitmeye mecbur kalması…
Kalınan yurtların alanlarının dar olması (bizim yurt şu an tadilatta, yerimizin genişleyeceğini söylemişlerdi ama bakalım, hayırlısı :))
Bölümde ilgi alanım olan dersleri görüp, genel kültürümü geliştirmek.
Bunun yanında sosyal aktivite açısından zengin olan bir üniversitede kuruluşundan beri Ankara Gönüllü Takımı’nın bir parçası olarak maddi durumu yeterli olmayan insanlara karşılık beklemeden gönüllü bir hizmette bulunmanın paha biçilemez mutluluğunu yaşamak.
ODTÜ Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi, aynı isimdeki bölüme sahip olan diğer üniversitelerden daha yüksek puana sahipti. Ancak bu benim için tek başına bir etken değildi. İktisat, Uluslararası İlişkiler ve Psikoloji gibi puanı bu bölümden yüksek olan ODTÜ’nün diğer bölümlerini puanımın yetmesine rağmen tercih etmeyişimin sebebi lise 2′den beri ilgi alanım olan bölümde okumak ve onunla ilgili bir mesleğe sahip olma isteğimdi. Mühendislik bölümleri gibi sınırları kesin olarak çizilmemiş bir bölümde okumanın avantajı da insanın istediği alana yönelip o alanda kendini geliştirmesinde olanak tanıyor. Örneğin bazıları seçmeli bazıları da zorunlu olsa da İktisat ve Uluslararası İlişkiler gibi bölümlerden ortak dersler alabiliyoruz ve bu ufkumuzu da genişletiyor.
Aynı isimdeki Ankara Üniversite’nin bölümünü seçmememin sebebi ise ODTÜ SBKY’nin kamu sektörünün yanında özel sektör için de iş bulmak için çeşitli imkanlar sunması ve üniversitenin prestijiydi. Bunda verilen eğitimin diğer SBKY’lerden ayrıldığı belki de en önemli nokta, öğrencileri sadece bilgi ezberlemeye yöneltmeden konunun mantığını kavratıp çeşitli dinamikler arasında yorum yaptırabilme isteği… Bölümde ders veren birçok hocada görülen genel özellik bu… Siyaset bilimiyle ilgili derslerin bölümde ağırlığı oluşturması öğrencilerin ufkunu genişleten bir diğer önemli etken olmakta. Öğrencilere kazandırılan bu farklı bakış açısı, iş yaşantısında da birçok avantajı beraberinde getiriyor. Hem kamu hem özel sektörde girilebilecek birçok iş alanı olmasının yanında öğrencilerin de kendilerini geliştirmeleri önemli…
ODTÜ’de okumayı lise 2′den beri istiyordum. Yerleşke fotoğraflarını gördüğümde, birçok gelişmiş ülkede gördüğüm üniversitelerin ortamına benzetmiştim. ÖSS öncesi daha ayrıntılı araştırma fırsatım oldu ve eğitim dilinin İngilizce olduğunu öğrendim. Gelecekteki iş yaşamımda iyi bir İngilizce sahibi olmamın birçok avantaj getirebileceği düşüncesiyle ilk tercihim ODTÜ’ydü.
Ancak sadece bunlar başlı başına bir etken değildi. Sosyal ortam açısından tam bir üniversiteli gibi bir hayat yaşamak istiyordum. ODTÜ’nün yerleşkesinin içinde yurtların, bölümlerin ve çeşitli dükkanların varlığını öğrenmem de özellikle yollarda helak olmayacağım düşüncesiyle birleşerek rahat bir hayat yaşayarak öğrenimimi tamamlamak istiyordum. Bunların yanında öğrenci topluluklarının çeşitliliği ve kafama uyan birçok öğrenci topluluğunun varlığını görmem de sosyalleşme bakımından doğru adrese geleceğimin sinyalini vermekteydi.
Girdikten sonra anladım ki, yerleşkedeki olanaklar Türkiye’nin sadece sayılı üniversitelerinde vardı. Özellikle büyük şehirlerdeki çoğu üniversite yerleşkeleri fakülte fakülte ayrılmışken ODTÜ’de hepsinin bir arada bulunması ve Ankara içinde ayrı bir şehir olması öğrenci topluluklarının normalden daha aktif olmasına ve bölümler arası öğrenci kaynaşmasını mümkün hale getiriyor.
Öğrenci topluluklarının yanında birçok spor dalıyla ilgilenebileceğiniz spor toplulukları ve bu topluluklara girmeseniz de rahatça spor yapabileceğiniz alanlar bulunuyor… Amerikan futbolu, ragbi, oryantiring, su altı hokeyi, buz hokeyi ve hatta korfbol sporunun bile takımı olan üniversitede farklı spor dallarıyla ilgilenilebiliyor. Üniversite öğrencilerinin tenis kortlarından ücretsiz olarak faydalanmasının birçok üniversiteye göre lüks olarak addedilmesinin yanında fitness salonuyla havuza girişin cüzi miktarda olup öğrenci bütçesini zorlamaması, 15 dakikada bir kalkan ücretsiz ringlerle yurtlardan bölümlere gitmenin kolay olması, ihtiyacınızın büyük bir kısmını yerleşke içinde karşılanması, dışarı çok fazla çıkma gereği duyulmaması, halı sahalarda dışarıya göre çok düşük fiyatlarda futbol maçı yapılabilmesi…
Ayrıca sunduğu sessiz ve sesli mekan seçenekleriyle verimli ders çalışabilmeyi sağlayan kütüphaneden ise özellikle sınav zamanları oldukça fazla öğrenci yararlanıyor. Kütüphanenin geniş kataloğunda İngilizce kitaplar ağırlığı oluştursa da birçok Türkçe kitabı da bulabilme şansımız oluyor.
Daha anlatılacak çok şey var ama asıl gelip de görmek, yaşamak gerek bu ortamı. Öyle bir ortam ki, bir süre sonra mezun olduğunuzda bile asla kopamayacağınız anılarla ve insanla dolu olan…