Bildiğim kadarıyla pek çok mesleğin aksine eczacıların kpssye girmeleri gerekmiyor. Devlet hastaneleri ve kurumları tarafından duyurulan kuralara katılarak kolayca atama alabilirler. Ancak önemli pozisyonlara başvuru için iyi bir özgeçmiş, yabancı dil bilgisi ve muhtemelen güçlü bağlantılar gerekecektir. 

Çok hakim olduğum bir alan olmamakla birlikte, ilaç firmasının hangi departmanında çalışmak istediğinize göre değişecektir. Fabrika ve lab. seviyesi üretimde kimya bölümü ve kimya mühendisleri daha eğitimliler, satış-pazarlama veya ruhsatlandırma gibi departmanlarda ise sadece ilaçların kimyasal yapısı değil diğer özelliklerini ve vücuda etkisini değerlendirmek gerektiği için eczacılar daha yetkin olacaktır.

Kimya bölümünde maddelerin kimyasal özellikleri, sentezi, analizleri gibi konularda eczacılığa oranla daha detaylı bir eğitim veriliyor ancak maddelerin sağlık üzerine etkilerini derinlemesine işlediklerini sanmıyorum. Kaliteli bir eczacılık eğitimi alan kişilerse kimyasal analizler, sentezler konusunda yetkin oldukları için diğer departmanlarda da başarılı olabilirler. 

Erasmus öğrenci kontenjanlarının çok düşük olduğunu düşünüyorum. Yılda 2-3 kişi kabul ediliyor. Görünürde anlaşmalı pek çok yer var ama pratikte sadece slovenya bazense italya kabul ediyor. Yabancı dil ve belli bir not ortalaması gerektiriyor.

Onun dışında öğrenci topluluklarının üye oldukları uluslararası toplulukların etkinliklerine katılabilir yurtdışında staj yapabilirsiniz. Avrupa Eczacılık Öğrencileri Birliği(EPSA) üyesi olan Farmasötik Gelişim Topluluğu'nun üyesi olabilir sosyal medya üzerinden takip edebilirsiniz. Ayrıca Uluslararası Eczacılık Öğrencileri Federasyonu(IPSF) etkinliklerine de katılabilirsiniz.

Yeterli ancak ileri seviyede değil. Temelini size veriyor ancak onun üzerine gidip geliştirmek size kalmış. Ayrıca  çok kaliteli bir online eğitim sistemi var, herkesin bu imkandan haberi olmasa da. 

Yalnızca ilaç şirketlerinde yöneticilik gerektiren pozisyonlara başvuruyorsanız ve diğer parametreler eşitse sizi öne geçirecek bir özellik. Yani sizi bilgi sahibi yapar ve bakış açısı kazandırır ama işe alım sürecinde elle tutulur bir fayda sağlayamayacaktır. Onun yerine dil eğitimine önem vermek, aktif bir öğrencilik hayatı geçirmek, çok sayıda ve sağlam bağlantılara sahip olmak çok daha önemli. 

Eczacılık için konuşacak olursam, yüksek lisans seviyesinde mezun olunduğu için direkt doktorada başlanmasını tavsiye ederim. Onun dışında çalışılan bölümü ve daha önemlisi birlikte çalışılacak hocayı seviyor olmanız gerek. 

Hacettepe Üniversitesinde sağlık alanında verilen her eğitimin zor olacağını şimdiden söyleyebilirim. Ancak kaliteli bir eğitimin kolay olmasını da bekleyemeyiz. 

Sıhhiye kampüsünde büyük bir yurt, öğrenci evleri ve konukevleri var. Şartları ve ücretleri değişkenlik gösterse de özellikle yurt imkanları diğer yurtlara göre çok uygun.

Kızlar iki kişilik odalarda kalıyor. Yatak, çalışma masası, mini buzdolabı, ayakkabılık, pano,  ve gömme dolap bulunuyor. Dolaplar biraz küçük olsa da oda geniş olduğu için bez dolap alabilirsiniz ek olarak. Bazı odalar balkonlu. Bir katta 8 oda var. 3er tuvalet ve duş var yani 16 kişi birlikte kullanıyor. Kız bölümü biri 20 diğeri 24 katlı (yarıkat) iki bloktan oluşuyor, bir blokta katta mutfak varken diğerinde yok. Kattaki arkadaşlarınız temizse sorun olmuyor ama haftalarca bulaşık yıkamayanlar olabiliyor. Haftada bir odalara, her gün ortak alanlara temizlik yapılıyor. Erkeklerse 4 kişi ranzalı odalarda kalıyor şartları bilmiyorum ama benzerdir. Kız ve erkek bloklarının girişi birleşik olup zemin katta çalışma odaları ve geniş bir kantin bulunuyor. En alt katta ise depolar var, valiz ve kullanılmayan eşyaları koymak içinse küçük bir dolap var. Yaz kış çok güzel olan geniş bir bahçesi var, havalar güzelse dışarıda ders çalışabilir piknik yapabilirsiniz. Yurt giriş çıkışı öğrenci kartlarıyla elektronik olarak yapılıyor, en güzeli yurda giriş çıkış saati yok ama yanlış bilmiyorsam çıkış yaptıktan 24 saat sonra giriş yapmanız gerekiyor izinli değilseniz. Belirli bir limiti aşarsanız uyarı alıyorsunuz.Yurt ücretleri bloğa göre değişiyor ama normal yurt fiyatlarının 1/3 ü kadardı benim zamanımda. Bir kez kabul edildikten sonra mezun olana kadar kalabiliyorsunuz, yani boşalan odalara yeni dönemde online başvuruyla öğrenci alınıyor. Ama sağlam torpil olmadan girmek mucize sayılır. Beytepe yurtları da benzer bir sisteme sahiptir sanırım.

Ev hayatını deneyimlemek güzel ama hacettepe çevresi eski ve nezih olmayan bir mahalle olduğu için yakın çevreden ev tutmak herkese göre olmayabilir. Yurt hayatı gayet keyifliydi.

Mezuniyet sonrası kariyer hedefinize göre bu sorunun cevabı değişecektir. Özellikle yurtdışında bir kariyer veya akademik kariyer hedefliyorsanız ingilizcenizin ileri seviyede olması, bilgi ve terimlerin ingilizce temel üzerine inşa edilmesi çok avantajlı olacaktır. Ancak diğer kariyer hedeflerinde gerekli olmadığını düşünüyorum.

Özellikle iyi bir üniversitede eğitim alıyorsanız eczacılık eğitimi başlı başına zor bi eğitim. Örneğin hacettepe tıpta okuyan pek çok arkadaşım önce türkçe notları çalışıp daha sonra ingilizce notlarla sınava hazırlanıyorlardı. Benzer bir durumda daha fazla çalışma ve zaman gerekecektir. Bu emeğe değecek bir kariyer hedefi varsa çok faydalı olacaktır ancak öncelikler değerlendirilmeli.

Mevcut üniversitelerin ileri seviye bir eczacılık eğitimini ingilizce verebileceğini düşünmüyorum, bu nedenle orta seviyeli bir eczacılık eğitimini verildiğini varsayıyorum. Orta seviyede ingilizce eğitim almaktansa, ileri seviyede türkçe eğitim alıp dil gelişimine önem vermek daha yerinde olur.  

Çalışabilecek pek fazla alan ve departman var. Örneğin her devlet memuru veya ilaç firmasında çalışan herkes aynı maaşı almıyor. Dönemin ekonomisine, departmanınıza, kıdeminizi göre ücretler değişiyor bu nedenle net bir şey söylemek zor.

*üniversitede araştırma görevlisi olarak çalışanlar yaklaşık 5bin lira alıyor. Kıdem arttıkça artıyor.

*devlet kurumları değişiyor ama 4-5bin lira alan tanıdıklarım var. Kıdeminize göre artabiliyor.

*hastane eczacılarının maaşı da o civarda.

*ilaç şirketlerinde de bölüme göre yaklaşık 2bin500-3binle başlayıp zamanla artıyor.

*yardımcı eczacılar yasal olarak asgari ücretin 1.5 katını almalı ama kimse o parayı vermiyor, yaklaşık 2bin-2bin500 alıyorlar. ikinci eczacılar ise asgari ücretin 3 katını almalı ama henüz bu ücretle çalışanı duymadım. 

*en iyi kazanç ise kendi eczanenizi açarsanız geliyor tabi ki. Eczane düzenli zamanla oturmakla birlikte eczanenizin yerine göre de kazancınız değişecektir. Ortalama bi eczane 5-10 bin lira kazanmakla birlikte üst sınırı bulunmuyor. 

Hatırlatma: Bu rakamların hepsi bilgim dahilinde olan rakamlar olup dönemin ekonomisine göre değişim gösterebilir.

Türkiye'de ve dünyada en çok tercih edilen mesleklerden biri olan eczacılık, öncelikle insan vücudunu ve işleyişini kavramayı sonrasında ise ilaçların bu işleyişe yapacağı etkileri anlamayı gerektirir. Hem sağlık bilimlerinin hem de kimyanın bir arada bulunduğu bu mesleğin eğitiminin kolay olmasını bekleyemeyiz. Ancak zorluk kavramı referans aldığınız şeye ve eğitim aldığınız üniversiteye göre değişecektir. Hacettepe Eczacılık ve sonrasında gelen iyi üniversitelerde verilen eğitim kaliteyle birlikte çalışma ihtiyacı da getiriyor bu nedenle zor diyebiliriz ama ilk 3-5 üniversiteden sonra eczacılık eğitiminin çok zor olduğunu düşünmüyorum. 

Öncelikle her bölümde olduğu gibi çok çalışmaya hazırlıklı olmak lazım. Lisede ve öncesinde olduğu gibi öğrenmeniz gereken her şey önünüze hazır sunulmayacak ve benzerlerini defalarca çözdüğünüz sorulardan sınav olmayacaksınız. Öğrenmeyi yeniden öğreneceğiniz ve sınırlarınızı zorlayacağınız zamanlar olacak. O yüzden zorlanmak istemiyorsanız veya eczane açıp oturmaksa amacınız, sadece puanınız iyi olduğu olduğu için en iyi üniversitelere gitmeyin. 

Hazırlıklı olmak gereken başka bir konu ise eczacılık eğitiminde ileri derecede kimya derslerinin olması. Organik kimya, analitik kimya, farmasötik kimya, biyokimya vs. Hacettepe eczacılığa girerken kimyayı seven ve çok da başarılı birisi olarak şu an kimyadan nefret ettiğimi söyleyebilirim :) O yüzden kimyayı sevmiyorsanız ve başarılı değilseniz zor bi üniversite tercih etmemelisiniz. Çünkü raflarda satılan her bir ilacın hangi moleküllerden sentezlendiği, vücuda alındıktan sonra kimyasal yapısında hangi değişiklerin olduğu gibi temel bilgilerin dışında ilaçların saklandığı cam ve plastik ambalajların kimyasal içeriğine kadar giren detaylı bir eğitimden geçiyorsunuz. 

Kısacası eczacılık zor mu? orta derecede. Hacettepe eczacılık zor mu? ileri derecede. Nelere hazırlıklı olmalı? Çok çalışmaya, düşük notlara ve ileri derece kimyaya. 

Çünk Türkiye'nin en iyisi!
Eğer istediğiniz bölüm sağlık alanında bir bölümse en iyi seçenek her zaman için Hacettepe Üniversitesi olmalı. Üniversite hayatınız boyunca sizi en iyi şekilde eğitim alıp, bir üniversitede olabilecek tüm sosyal aktivitelerden faydalanabilrsiniz. Her şeyin öğrencinin iyiliği için yapılıp, fikirlerinizin önemli olduğu bir üniversite burası! Hacettepe Üniversitesi'nde bilgi ve deneyimlerini size aktarmayı amaç edinmiş hocalarınız ve istediğiniz zaman görüşebileceğiniz, sizi tüm samimiyetiyle karşılayacak bir rektörünüz olacak. Siz nasıl bir üniversite hayal ediyorsunuz bilmiyorum ama Hacettepe Üniversitesi herkesin beklentilerini karşılayabilecek bir üniversite.

İnsanoğlu var olduğu sürece sağlık problemleri de varolacaktır. Bu problemlerin çözümü için tıp ve eczacılık sektörlerinin devamlılığı gerekmektedir. Son yıllarda getirilen düzenlemelerle mesleğimiz zorlu bir süreçten geçmekte olsa da zamanla bu sorunlara yenilikçi çözümler bulunacak ve mesleğimiz daha iyi bir şekilde yaşatılmaya devam edilecektir.
Şu şartlarda dahi bir eczacılık fakültesi öğrencisi mezun olduğunda -tabi ki yeterli donanımlara sahipse- kariyerini şekillendirebilecek pek çok seçenekle karşılaşacaktır.

Ben bu mesleği, eğitim meslek hayatım boyunca yoğun çalışma gerektirmeden başarılı olabileceğim, kendime aileme ve arkadaşlarıma vakit ayırabileceğim, ilgi ve becerilerime uygun bi meslek olduğu için seçtim ve severek okuyorum.

istediğiniz her şeyi yapmaya olanak veren bir üniversite olması ve her zaman öğrenci odaklı olması.

Eğitim, akademisyen yetiştirmeye dayalı bir eğitim olduğundan dolayı diğer eczacılık fakültelerine nispeten derslerin çok daha detaylı ve zor olması.
Ve malesef Ankara'da olması.

Evet, okulumu seviyorum.

Kısaca bahsedecek olursak:
*Eczane Eczacılığı
*Hastane Eczacılığı
*Kamu Eczacılığı
*Endüstri
*Akademisyenlik
**Uzman Eczacılık gibi seçenekler mevcuttur. Bu seçimin; öğrencilik yıllarında edindiği birikimlerle, ilgi ve becerilerine göre yapılması gerekir.

İlk yıllardan ortalama yükseltmek için çok çalışıp üniversite hayatının en eğlenceli yıllarını kaçırmamaları ve üniversitenin tüm imkanlarından mümkün olduğunca faydalanmaları.