Baştan beri hayalimdi. Edebiyat fakültesinin koridorlarında ruhunu tamamlanmış hissediyor insan. Merkez kütüphanede sabahlayıp, ana kampüse kahvaltıya gidersiniz kışın temiz havada.. Kampüsümüz boğaz yanında değildir ama Haliç manzaralıdır, güzel çay içilir romantik bankımızda. Komforlu çimler yatmaya müsaittir. 500 yıllık ağaçlar güzel gölge yapar yazın, hoş serinlik verir. Kısacası tercih kataloglarına boşuna bizim kapımızı koymuyorlar arkadaşlar. :)
Çok isteyerek gittiğim bir bölümdür.Eski Yunan edebiyatı ve latin edebiyatı ilgimi çekiyordu çünkü. Mitoloji de ilgi alanımdır.Kısacası bu kültürü yaşamayı çok istemiştim yazarken.
Arkadaşlar oryantasyon yani okulun ilk günü hocalarla tanıştım ve bize bölümü anlatmaya başladılar vs. herkese gelme sebeplerini sordular, herkes söyledi. (bunu ticari amaçlı bakanlara anlatıyorum)En sonunda hocalar, burdan çıkınca sizi hiçbir yerde iş beklemiyor biliyorsunuz değil mi, tarzında söylemlere başladı. Ben bunu bilerek gitmiştim zaten. Bölümde kısacası iş imkanını kendin yaratıyorsun.
Korkma ya sen orda okumak istedikten sonra her yol açılıyor. Öğrencilik İstanbul üniversitesi'nde yaşanır.