Kulüplere ilk seneden dahil olmak okulda arkadaş edinmek için en ideal yöntemdir. Okulun çevresini tanımak da gene en önemli hususlardan bir tanesi. Tabi en önemlisi lisenin bittiğinin farkına varıp ona göre davranmaktır.

En önemlisi İstanbul gibi bir şehir ve bu şehrin en güzel, ulaşımı en rahat yerlerinden birinde olması. Ayrıca eski bir üniversite olmasıyla da temelini oturtmuştur.

Marmara hukuk için konuşmak gerekirse hocaları gerçekten kaliteli. Sınavlarda da özellikle zorluyorlar biraz fazla zorladıkları da söylenebilir. Gerçek bir hukukçu olmak için bu özellikler gereklidir ve Marmara'da bu özellikler bulunur.

Öncelikle çok fazla iş imkanı sunan bir bölüm, 80e yakın iş alanına girme şansınız var. İnsanı geliştiren de bir bölüm kişinin çevresinde neler olup bittiğini anlamasına yardımcı oluyor. Gerçek bir hukuk eğitimi almış kişiler de daha duyarlı insanlar oluyorlar.

Sosyal ortamı sıfıra yakın. Arkadaş çevreniz kulüplerle ilgilenmediğiniz sürece amfinizden dışarı çıkmaz. Okulda orta bahçe dışında arkadaşlarınızla vakit geçirebileceğiniz bir yer yok. Öğrenci işleri berbat, genelde hiç birşeyden haberleri olmaz. Sınav takvimine, akademik takvime de genelde uyulmaması sıkıntı yaratıyor.

Türkiyenin en büyük ve dünyanın en büyük şehirlerinden birinde olmak tabi ki çok büyük bir artıdır. Gezmek istediğinizde karşınızda sonu olmayan bir şehir vardır her gün başka bir yerde olabilirsiniz. Ve bu şehirde yaşamayı öğrenen hayatı boyunca her yerde zorlanmadan yaşayabilir.

Çok pahalı bir şehirdir. Günün büyük kısmı da ulaşımda geçer.

80den fazla iş imkanı vardır. Hukuk mezunun işsiz kalması gibi bir durumun olması çok düşük bir ihtimaldir.

Diyebilirim.