Koç Üniversitesi'nde 3 sene Endüstri mühendisliği okuduktan sonra çok sıkıldığıma karar verip okulu bıraktım ve tekrar ÖSS'ye girdim. Kitap okumaya olan derin tutkumdan dolayı Karşılaştırmalı Edebiyat okumaya karar verdim; bu bölüme girebilmek için gerekli klasmanda Türkiye 79.'su olduğum için istediğim okula girebilirdim Türkiye'deki. Boğaziçi ve Bilgi arasında kaldım; çünkü Boğaziçi Boğaziçi ve Bilgi'de Murat Belge'nin önderliğinde çok entellektüel bir kadro toplanmıştı. İki okulun öğretim görevlileriyle konuştuktan sonra ve bölümlerde okuyanlara soruşturduktan sonra Boğaziçi'nin beklentilerimi karşılamayacağına karar verdim akademik anlamda ve Bilgi'yi seçtim.
Bilgi Üniversitesi Türkiye’de saygın üniversiteler arasında yer edinmiş iyi bir üniversitedir. Bazı bölümleri sürekli başarılı çalışmalara imza atmaktadır. İnovasyona ve yeniliğe açık olduğunu gözlemliyorum. LAUREATE INTERNATIONAL UNIVERSITIES üyesidir. Bu da diğer üniversitelerden daha kaliteli ve dünya standartlarında bir hizmet sunmasını sağlıyor. Sürekli yurtdışından gelen profesorlaer gençleri dinliyor, isteklerine ve ihtiyaçlarına çözümler sunuyor. Y jenerasyon olmanın keyfini yaşatıyor bizlerin fikirlerine ve görüşlerine önem vererek değerli olduğumuzu sürekli hissettiriyor. Ayrıca dersler ingilizce olduğu için hazırlık bölümü çok başarılı. İngilizce öğrenmeden bölüme geçmek çok zor fakat bur durum ilerisi için büyük avantaj.
İstanbul'da bulunan en nitelikli Vakıf üniversitesi Bilgi Üniversitesidir diye düşündüğüm için.
Seçtiğim yüksek lisans bölümün kadrosunun çok kaliteli olması
0 ingilizce eğitim vermesi, okulda gerekse derslerde gerekse sosyal yaşamda öğrencilere sunulan fırsatlar, eiğitim kadrosuna inanmam.
İstanbul Bilgi Üniversitesi'nin en önemli özelliği kesinlikle akademik kadrosudur. Özellikle Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi altındaki bölümlerin akademik kadroları alanında en iyi hocaları barındırır. Bunların yanı ne kadar son yıllarda kalabalık olsa da kocaman bir kampüste ders aralarında açık havada nefes alabiliyorsunuz. Okulun sadece beton bir yapıda olmaması ve bir de üstüne tarihi bir alana kurulmuş olması size ders aralarında bile müze gezme olanağı sunuyor. Uluslararası Ofis aracılığı ile yurt dışı imkanları Türkiye'deki en geniş üniversitelerden ve yararlanması hiç zor değil. Bahsedildiği gibi tiplemelerin çok az bulunduğu ve hatta SBB'de neredeyse hiç bulunmadığını da belirtmek isterim.