Avon, birçok insana göre dışarıdan bakıldığında çok sıradan bir kozmetik şirketi gibi görünebilir. Aslında bakarsanız son derece farklı ve bu farklılığından doğan da çok canlı bir yapıya sahip. Örneğin; hiçbir gün rutin bir iş yapmıyorsunuz burada. Her ayın, her günün kendine ait farklı bir gündemi var. Bu canlılık insanı çok motive ediyor. Rutine binmeniz, sıkılmanız mümkün değil. Hangi bölümde çalışırsanız çalışın her gün farklı bir kazancınız var. İşin diğer tarafı, Türkiye'de yüz binlerce temsilci ile çalışıyoruz. Başka herhangi bir şirkette olmayan bir model farklılığı bu. Biz normal soğuk market raflarında duran, birkaç tane üründen ibaret değiliz. Eğer bir ruj, bir parfüm veya bir maskara satın alıyorsanız Avon’da bunu sizin yüzünüze bakan, gözünüzün içine bakan bir insandan satın alıyorsunuz. Bu çok önemli bir fark. Bu insanların birçoğu ile birebir de tanışıyoruz. Onların o kadar güzel hikayeleri var ki. Her biri çoğunlukla ev kadını zaten. Bu insanların kendi ekonomik bağımsızlıklarını bu iş üzerinden kazandıklarını duyuyoruz ve bu bize ayrıca bir içsel motivasyon da sağlıyor. Birçok şirketin sosyal sorumluluk projeleri vardır. İlaç firmaları ilaç yardımı yapar, birçok firma çocuk eğitimine önem verir vesaire. Bizim işimizin modeli zaten doğrudan doğruya kadının ekonomik bağımsızlığı üzerine kurulu. Dolayısıyla bu insanlarla bire bir görüşmek, bu hikayeleri bire bir dinlemek ve her gün yaptığımız işin aslında yüz binlerce insanın en az birinin hayatına katkısı olduğunu bilmek bence en büyük motivasyonlardan bir tanesi.
Bu soruya verilmiş 1 cevap daha var.