İşletme Mühendisliği’ni size çok iyi bir vizyon katıyor. Üniversitelerde de teorik bilgiyi size katıyorlar ama hocalarınızın bakış açısı ve olayları görme şekli çok önemli. Bizim derslerimiz İşletme ve Mühendislik karışımından oluşuyordu. Tasarım 1 ve Tasarım 2 dediğimiz iki dersimiz vardı. Bu dersler bölümümüzün özetini anlatıyordu. Tasarım 1’de şu anda olmayan ama insanların işine yarayabileceği bir ürün düşünüp o ürünün tasarımını yapıyorduk. Örneğin; bizim yaptığımız çok hoş bir projeden bahsetmek istiyorum. Dışarıda yaşayan sokak hayvanları için manuel bir şekilde marketten alıp kurabileceğiniz bir köpek evi düşünün. Günümüzde böyle bir ürün olmadığı için arkadaşlar yokluğunu fark ederek bu ürünü üretmişler. O ürünün kime hitap edeceği, hangi şartlarda yapılacağı, hangi ürünlerden oluşacağı ve nasıl bir araya getirileceği gibi konuları anlatan bir dersimiz vardı. Bu derste ilk 3 hafta insanların neye ihtiyacı olduğunu düşünmüştük. Dolayısıyla bu düşünce sistemini bir süre sonra hayatınızın geneline uygulamaya ve gün içerisinde bile oluşan eksiklikleri görmeye başlıyorsunuz. Tasarım 2 dersinde, mevcutta üretilen bir ürünün bütün üretim aşamalarını çiziyorduk. Örneğin; çamaşır makinesi üreten bir fabrika düşünün. O fabrikanın tuvaletinden tutun soyunma odalarına ya da ürünlerin girip çıktığı ve hammaddelerin duracağı yere kadar yapılan planlamayı anlatıyorduk. Dolayısıyla bu dersler bizi diğer bölümlerden ayıran ve farklılaşmamızı sağlayan en önemli derslerdi.