Benim kendi ekibim çok iyi. Mesela yan masam oturan arkadaşım çok açık fikirli bir insan. Haftada bir ofisimizde börek günümüz var. Her hafta bir gün birisi börek getiriyor ve birlikte kahvaltı ediyoruz. Ekip arkadaşlarımla paintball ve akşam yemekleri gibi etkinlikler yapıyoruz. Ofisteki herkes çok açık ve öğretici. Bir talepte bulunduğunuz zaman kimse sizi reddetmiyor. Herkes bir işin ucundan tutmanızı sağlıyor. Bu yüzden açık olmakta fayda var.
Benim ilk başta biraz çekincelerim vardı ama girdikten sonra gördüm ki, herkes bir şekilde size bir şeyler katıyor ve öğretiyor. Girdikten sonra öğrenemeyeceğiniz, yapamayacağınız şey yok. Kendi yöneticimiz de bizi çok motive ediyor. Bir şey talep ettiğimiz zaman “Hayır, bu olmaz.” demek yerine bizim onu deneyerek onun olmayacağını anlamamızı istiyor. Zaten olacak bir şeyse de kesinlikle destekliyor. O yüzden rahat ve konforlu bir çalışma ortamı var diyebilirim. Ofiste hiç gerilmiyorsunuz. Benim kendime ait bir masam var. Masamın üstünde isimliğim var. Bunlar bir stajyer olarak benim çok hoşuma gidiyor çünkü ofise geldiğim zaman bir çalışandan farkım olduğunu hissetmiyorum.
Geçen sene stajyer bir arkadaşımız ayrıldı. Ona “Biz sana hiç fotokopi çektirmedik değil mi?” dediler. O da “Hayır, çektirmediniz.” dedi. “O zaman al bu boş kağıdın fotokopisini çekip gel. Stajda fotokopi çektirmediler demezsin.” dediler. Stajlarda bir fotokopi çektirme geyiği vardır. Stajdaki o angarya işler burada yok. İş tanımınız kapsamında size de birçok sorumluluk veriliyor.