Adından da anlaşılacağı üzere büyük veri setleridir. Eskiden klasikleşmiş banka yönetiminde data işlenirdi ve bunlara tamamen transactional dediğimiz, “Ne kadar mevduatı var, ne kadar kredi ödüyor, ne kadar işlem yapıyor, ne kadar fatura ödüyor?” gibi veriler konuyordu ama teknolojinin ilerlemesiyle birlikte verilerin çeşitliliği anlamında sosyal medya ve müşteri deneyimi hayatımıza girdi. Bunların hepsinin toplandığı olaya biz Big Data (büyük veri sistemleri) diyoruz.

Artık biz bir projeye başlarken müşterinin bizimle çalışmaya devam edip etmeyeceği veya bizi ne zaman bırakacağı gibi sorulara cevap ararken sadece o kısıtlı bilgiler işimize yaramıyor. Biz artık onların yaşadığı deneyimleri, ATM’yle işlem yaparken parayı çekip çekememesi veya müşteri hizmetlerini aradığı zaman yaşadığı sıkıntılı durumu aktarması gibi tüm konuları veri setlerimizin içine koyuyoruz ve pattern’leri ayarlıyoruz. “Bir kişi call center’ı aradığında 3. şikayetini yapıyorsa ATM’ye kartını soktuğu anda artık sizi terk edecektir.” algoritmasını oluşturabiliyoruz. Dolayısıyla daha geniş veri setleriyle daha hızlı ve daha çeşitli kararlar alabilmek adına bunların hepsine büyük veri setleri diyoruz.