Açıkçası, ben mühendis olmadan önce bir futbolculuk hayatım vardı. Bu futbol serüveni içerisinde, zaman içinde hep sahada oldum ve birçok başarı elde ettim. Aslında bunu biraz futbol kariyerime benzetiyorum. Ancak bu sefer sahanın dışındayım; bağlantılı ama bir miktar dışarıdayım. Yönetici pozisyonunda, sanki bir koç veya hoca gibi hissediyorum. Bu iki pozisyonu bağdaştırıyorum.

Şu anda bir ekibimiz var; ekip sahada, biz de tabii ki sahadayız. Onlarla birlikte iletişim halindeyiz ve aramızda bir bağlantı var. Dışarıdan bir göz olarak onları yönlendiriyoruz, bilgi akışını sağlıyoruz ve işin öğrenilmesi için eğitimler verdiriyoruz. Hem kaliteli üretim yapmak, hem arkadaşlarımı bilinçlendirip onları en iyi şekilde sisteme adapte etmek ve uygun ürünler elde etmek için, yani başarılı üretimler gerçekleştirmek amacıyla bu süreci yönetiyoruz. Bunu görünce de çok mutlu oluyoruz; hem ekip adına hem de yöneticiler olarak kendimiz için. Bu süreç sonucunda bizde çok büyük bir haz hissi uyandırmış oluyor.