Bilkent hikayesi apayrı. Uzun bir süre orada okudum; altı yıl boyunca eğitim aldım. Mezun olalı da bugün 2018'den itibaren altı yıl geçti. Ancak, hala dün akşam, örneğin yılbaşı planımı yaparken, on senelik arkadaşlarımla yaklaşık on-on iki kişilik bir grup olarak, her sene olduğu gibi bu sene de Türkiye'nin farklı bir şehrinde plan yapıyoruz. Bu, bana öncelikle sosyal bir bağ kattı.
Bilkent İşletme'ye bakacak olursak, teorikten çok pratiği ön plana çıkardığını söyleyebilirim. En büyük katkılardan biri de bu diyebilirim. Daha çok sınavlardan ziyade, kolektif çalışmalarla birlikte projeler geliştirdik. İş planlarından pazarlama stratejisine kadar işletme bölümünde çeşitli projeler yürüttük. Bu süreçte takım arkadaşlarımla ve okul arkadaşlarımla birlikte çalışma deneyimim, en büyük kazanımlarım arasında yer alıyor.
Diğer bir önemli nokta ise uluslararası bir ortamda okumaktı. Eğitim sürecimde değişim programıyla yurtdışına gitme imkanım oldu. Not ortalamam çok yüksek olmasa bile, oldukça güzel bir fırsatla İsveç'e gitme şansım oldu. Eğer başka bir üniversitede olsaydım, belki de üç buçuk üstü bir ortalamayla gidebilecektim. Ancak Bilkent Üniversitesi'nde, daha düşük bir ortalamayla bu fırsatı değerlendirebildim çünkü kontenjanlar oldukça fazlaydı. Bu, uluslararası okuma ortamının sunduğu bir diğer avantajdı.
Bu metin otomatik olarak oluşturulmuştur. Hataları bildirerek geliştirilmesine katkı sağlayabilirsiniz.