Kurumsal hayatı bırakmadım. Kurumsal hayattan çıkıp biraz dinlenmek istedim ama sonra başıma bunlar geldi. Hiç planlamadığım bir akışın içine girdim ve devam eden olaylar beni bu noktaya getirdi. Şirketi kurarken korkmadığımı söylemem çok tuhaf olur. Korkmanın da ötesinde uykusuz kaldığım günler ve haftalar oldu çünkü bizim toplumumuz genellikle her şeye kötü tarafından bakar ve zarar gelmemesi için koruyucu davranır. Bana da ekonomi kötüye gittiği için para kazanamayacağımı veya bu işi yapamayacağımı söylediler ama halbuki bu şirket ihtiyacı para kazanmak amacıyla değil, benim kişisel gelişim yolculuğumla ortaya çıkmıştı. Gerçekten çok kötü günler geçirdim, çok korktum ve depresyona girdim. Diğer insanlardan farkım vardı çünkü onlar belki o duygunun içinde 6 ay kalıyordu ama ben ne yapmam gerektiğini bildiğim için 6 günde o duygudan çıkıyordum. Hiç vazgeçmedim çünkü buna çok inandım. Değiştim ve bu öğretinin ve fikrin arkasında hayatta sunduğum fikirlere ve insanların değişimlerine gerçekten ciddi bir etkisi olduğunu gördüm.
Bunun yanında son 2 senedir Amerika ve Kanada’daki nörologlarımız ve doktorlarımız sistemde eğitmenler ve hepsi çok iyi arkadaşlarım. Ben de sürekli onların bu konularla alakalı araştırmalarını okuyorum.
Ben çok değişik bir profilim, beni tanıyanlar bilirler. %50 bilime, %50 de spiritüel dünyaya sahip olan bir kafam var. Her bilginin arkasında mutlaka bir konfirmasyon ararım ama enerjiye tamamen inanırım. Dolayısıyla insanların hayatları bu kadar değişiyorsa, insanlar bu hastalıkları yenebiliyorsa, hayatının hiçbir zaman değişmeyeceğini düşünüp bu yolculuktan sonra tamamen değişiyorsa buna bir bakmak lazım. Ben de bundan hiç vazgeçmedim ve buna çok inandım. İnanmak beni hep ayağa kaldırdı ve devam etmemi sağladı.