Yeni kuşak işe girdiği zaman doğal olarak ciddi beklentileri oluyor. Bence beklentilerinden önce kendi dünyalarında cevap vermeleri gereken sorular var. Dünyada 8 milyar insan var, bizler de birer tane insanız ve onlardan pek farkımız yok ama bizden sadece bir tane var. Ben Doğukan olarak eşsiz bir yapıyım. Doğal olarak benim bu hayata gelmemin bir amacı, hayata geldikten sonra tat aldığım noktalar, tatmin seviyelerim, hayatla ilgili beklentilerim ve ulaşmak istediğim bir nokta olmalı.
Bence işe yeni başlayan arkadaşlarımız uyumadan önce kendilerini gelecekte görmek istedikleri net bir resim düşünmeli ve o resimle uyumalılar. Onların gitmek ve ulaşmak istedikleri nokta kafalarında net ve canlı olmalı.
Düşünün ki bir tane ormanın başındasınız ve sonuna ulaşmaya çalışıyorsunuz. Sonuna gelmeden önce dikenli yollar, farklı sıkıntılar ve sorunlarla karşılaşıyorsunuz fakat kafanızdaki resim net ise ulaşmak istediğiniz hedefe varıncaya kadar herhangi bir sorun önünüze çıkmamış gibi hareket ediyorsunuz ya da o sorunlar size o son noktaya ulaştıracak konular gibi gözüküyor. Onların hiçbirini görmeden, sanki dümdüz bir orman varmış gibi yürüyorsunuz.
Bence yeni başlayan arkadaşlarımız kendi hayatlarında onları neyin tatmin ettiğini, neden zevk aldıklarını bulmaları ve “Ben bunu istiyorum. Bunu gerçekleştirince kendimi başarılı ve mutlu hissedeceğim.” cevabını vermeleri gerekiyor. Buna cevap verdikten sonra bir de şirketler tarafında insanların neye göre iyi bir çalışan olduğu ya da çalışana ne zaman yöneticilik geleceği sorularının cevabını iyi tespit etmek lazım.
Bundan yaklaşık 15 yıl önceki dönemde insanlar sadece performanslarıyla ölçülüyordu. Örneğin; bir satıcıya 100 birim hedef verilmiş. Eğer 100 birimse tamam, 120 birimse çok iyi, 150 birimse ondan iyisi yok. Bu durumda hep 150 birim gerçekleştiren arkadaşı yönetici yapıyorlar fakat işleri istedikleri gibi gitmiyor çünkü bu arkadaşlar ekipleri yönetme konusunda çok da başarılı olamıyor. Dolayısıyla burada bir eksik var. O zaman sadece performansı değil, kişilerin davranışlarını, bilgisini, becerisini, tutumunu ve yetkinliklerini de ölçmek lazım. Şu anda bütün büyük şirketler hem performans hem de liderlik yetkinliklerine göre arkadaşların yönetsel becerileri arttırılıyor veya yönetim görevi veriliyor.
Bence işe yeni başlayan arkadaşlar şirketlerin beklentilerini iyi bir şekilde analiz etmeleri, o davranışları edinebilmek için bilginin kaynağından bilgi edinmeli, bunu uygulamaya dönüştürmeli ve beklenen tutumlara performans eksenininhiçbir zaman aşağısında kalmadan ulaşmalılar. Ancak bu şekilde çok daha sağlıklı yöneticiler ve ekipler olacaktır. Böylece motivasyonları da sürekli artacaktır.