Akdeniz Güneşi Karadeniz Rüzgârı kampanyası tasarlanırken bizim için en önemli unsurlardan biri yerelliği kuvvetlendirmekti. Lipton, çok güçlü ve sevilen bir marka. Yerel ve lokal iletişim ile KPI'larını ve metriklerini güçlendirmek isteyen bir marka. Geçen sene gerçekleştirdiğimiz "Oh Be" lansmanı, yani Hayko Cepkin ile yaptığımız iletişim, gerçekten çok iyi tuttu. Kampanya sonunda "sevdiğim bir markadır" diyenlerin sayısı yüzde yirmi arttı ki bunlar gerçekten elde etmesi zor olan skorlar. Bu kampanya markanın sağlığına da çok iyi geldi. Bu nedenle kampanyanın yapısını bozmak istemedik; aynı çatıyı bu sene de korumak istedik. Ancak bunun için yeniden cazip hale gelmesi adına küçük bir değişiklik yapmamız gerekiyordu.
Elimizde iki tane çok iyi tat bulunuyordu. Yerellik ve lokallik metriklerimize de güçlü bir katkı sağlayacak şekilde Akdeniz Güneşi ve Karadeniz Rüzgârı ürünlerimizi tüketicilerle buluşturmak istiyorduk. Burada Hayko Cepkin gibi güçlü bir isim vardı. Yanına, Karadenizliliğiyle bilinen birini koysak ve ikisini birbiriyle yarıştırmayı düşünsek, acaba ne olurdu? Ömür Arpacı, gerçekten Karadenizli birisi gibi görünüyor. Karadeniz rolünü o kadar iyi üstleniyor ki, onu gördüğünüzde hemen Karadenizli olduğuna inanıyorsunuz. Karadeniz'i çok iyi temsil ediyor. Hayko Cepkin de doğaçlama yeteneğiyle, her ortamda etkileyici bir karakter sergiliyor. Elimizde bir senaryo var, reklam çekimine başlıyoruz. Ancak Hayko, öyle doğaçlamalar yapıyor ki, reklamın enerjisi aniden değişiyor. O anda yarattığı hareketler, mimikler ve figürler ile senaryoda olmayan kısımlara takılıyorsunuz ve "burası çok iyi" diyorsunuz.
Hayko Cepkin ve Ömür Arpacı, karakterleriyle birbirleriyle çok iyi bir sinerji yarattılar. İkisi de kampanya başlamadan önce tanışmamışlardı. Ancak bir araya geldiklerinde enerjileri o kadar uyum sağladı ki, bu durum çekimin enerisine de yansıdı ve kampanya bu şekilde şekillendi.
Bu metin otomatik olarak oluşturulmuştur. Hataları bildirerek geliştirilmesine katkı sağlayabilirsiniz.