Tabii, İTÜ olmak... Yani en önemli şey, İstanbul Teknik Üniversitesi'nin gerçekten çok büyük bir marka olması. Buraya oturana kadar çoğu insan belki de bunun ne kadar büyük bir güç olduğunu farkında değil; hem kurumsal birikimi, hem mezunlarıyla, hem de zaman zaman yaptığı işlerle. Mesela şöyle söyleyeyim: Ülkenin modernleşme tarihiyle Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşu arasındaki modernleşme süreciyle İTÜ'nün tarihi hemen hemen birebir örtüşüyor. Her alanda İTÜ mezunlarını görmek mümkün; ilk sivil cumhurbaşkanımız buradan mezun. Bir sürü sanatçı, burayı bitirmeyenler de dahil olmak üzere, buranın mezunları sayılabiliyor. Yani müthiş bir aidiyet duygusu var. Özellikle kırk, elli, altmış yıllık mezunlardaki aidiyet duygusu çok daha fazla. Okula bağlılık, bunu görebiliyorum. Bu gerçekten çok büyük bir güç; aynı zamanda çok büyük bir sorumluluk gerektiriyor. Bu kişileri yönlendirmek, onlarla ilgili sorunlara karşı bazı tavırlar almak hakikaten çok büyük bir efor gerektiriyor. Bunu söyleyebilirim.
Bu metin otomatik olarak oluşturulmuştur. Hataları bildirerek geliştirilmesine katkı sağlayabilirsiniz.