Yapabileceğiniz projeler açısından kullanabileceğiniz atölye sayısı oldukça fazladır. Mesela, az önce bahsettiğim gibi insansız aracı yapıp bizim fakültenin üst katındaki atölyede gerçekleştirdik. İnsansız aracı yapıp uçurduk; istediğimiz gibi hocalarımızdan destek aldık. Akademisyenlerden, öğretim görevlilerinden, asistanlardan herkes gelip bize yardım etti. Herhangi bir sorunla karşılaştığınızda bir projeyi çözme ihtimaliniz çok yüksek ve bu süreci çoğunlukla kendi içimizde hallediyoruz. Yani gidip bir hocaya sorduğunuzda size destek oluyor; "Şunu şöyle yap, bunu böyle yap" diyerek akıl gösterecek çok sayıda insan bulabiliyorsunuz. Bu yönüyle çok iyi. Yani herhangi bir projeye başladığınızda size destek verecek insanı bulmak oldukça kolay ve markanızın değeri de yüksek oluyor. Eğer özel sektörden destek almak istediğinizde, "Ben İstanbul Teknik Üniversitesi öğrencisiyim ve üniversitem içerisinde şöyle bir projeye başladım. Bize destek olur musunuz?" dediğinizde, "İstanbul Teknik Üniversitesi mi? O zaman tamam, size destek verebiliriz." diyecek şirket sayısı da oldukça fazla. Bu nedenle kendimi şanslı hissediyorum ve diğer arkadaşlarım da bu konuda çok şanslı. Ama belki bunun farkında değillerdir.
İstanbul Teknik Üniversitesi'nin en iyi yanlarından biri, bana kalırsa, direkt metroyla ulaşabilme imkanıdır. Bu çok önemli bir avantaj çünkü mühendislik öğrencisinin en değerli kaynağı zamandır. Ben İTÜ’ye on beş dakikada geliyorum evimden. Gece geç saatlere kadar çalıştığınız zamanlar oluyor; sınav dönemleriniz çok yoğun geçebiliyor. Çalışırken başka işlerle de uğraşabilirsiniz, iş insanı da olabilirsiniz. Çünkü burada Tekno Kentler de var; orada çalışan insanlarımız da mevcut. On beş dakikada İstanbul'un çoğu yerinden buraya ulaşabiliyorsunuz.
Üniversitemiz çok büyük bir kampüse sahip; içerisinde her şeyi bulabileceğiniz bir kampüs. Ayrıca yeşil bir alan da var. Biraz daha bisiklet kullanımını teşvik edeceğiz deniyor. Umarım her yerde daha fazla bisiklet görürüz. Eğer bisiklet sayısını artırırsak, inanılmaz derecede güzel bir kampüs elde ederiz. Doğayla iç içe bir ortam var; aşağıda piknik yapabileceğiniz yerler bile mevcut. Sosyal aktivite olanakları da oldukça hoş. Mesela, spor salonları ve olimpik yüzme havuzu bulunuyor. Bir tane olimpik, bir tane yarı olimpik havuz var. Yüzme havuzları okulun içinde olduğu için ders aralarında bile spora gidip zamanınızı değerlendirebiliyorsunuz. Bu konuda da çok başarılıyız. Arkadaşımla ders arasında fitness’a gidip sporumu yapıp tekrar derse girebiliyordum; bu benim için çok önemli.
Üniversitemizde ayrıca çok güzel bir kütüphanemiz var. İçerisinde büyük bir havuz ve Hazerfan heykeli de bulunuyor. Dört katlı bir kütüphanemiz var; alt katın içini görmedim ama üst katlarda ders çalışmak için gerçekten harika bir ortam var. İnanılmaz derecede çok sayıda yayın mevcut. Bazen yer bulmak zor olabiliyor, ama ders çalışmak için çok güzel bir atmosfer sunuyor. Yemekhanenin yanında olduğu için derslerden sıkıldığınızda yerlerin manzarasına bakarak güzel bir mağazaya girebilirsiniz; ağaçlar ve havuz var. Güzel hayaller de kurulabiliyor. Ama ders çalışmak için gerçekten harika bir yer ve burada çok zaman geçirdiğimi söyleyebilirim.
Bu metin otomatik olarak oluşturulmuştur. Hataları bildirerek geliştirilmesine katkı sağlayabilirsiniz.