Şimdi ben, 1992 İstanbul Tıp Fakültesi mezunuyum. Oldukça uzun bir zaman geçti. Dolayısıyla, Tıp Fakültesi’nin eğitiminin içeriğine çok hakim değilim. Ancak kendi dönemimi düşünerek bazı önerilerde bulunabilirim. Biz hekim olmak üzere yetiştiriliyorduk ve bu anlamda hekimlik dışında pek bir şey düşünmüyorduk okurken. Eğer ilaç sektörüne ilgileri varsa, bunu çok daha önce belirleyip kendi gelişimlerini o yönde yapmalarını öneririm.
Öncelikle şunu belirtmek istiyorum, biraz daha açayım. Öğrencilik sırasında farmakoloji, istatistik gibi bilgilere o kadar önem vermezdik; en azından bizim kuşağımız vermezdi. Şimdi durumun nasıl olduğunu bilmiyorum ama çok değiştiğini düşünmüyorum. Eğer ilaç sektöründe çalışılacaksa, farmakoloji önemli bir alan. Çünkü adı üzerinde, ilaç bir farmakoloji. İlaç sektöründe çalışacaksınız. Biz daha çok klinisyenlik üzerine hazırlanıyorduk, en azından Tıp Fakülteleri açısından böyle düşünüyorum.
Bu açıdan, eğer hekimlik dışında başka bir alan düşünülüyorsa, farmakoloji, istatistik veya biyokimya gibi konularda kendilerini geliştirmelerini öneririm. İkinci önerim ise pazarlama perspektifi edinmektir. Bu alanda çalışmak için unvanınız ne olursa olsun, hatta medikal müdür olsanız bile, pazarlama bilgisi de gereklidir. Çünkü en yakın çalışma arkadaşınız pazarlamacı oluyor. Pazarlama ekibinin bakış açısını anlayabilmemiz gerekiyor ki elimizdeki bilimsel verileri bu perspektiften ifade edebilelim.
Bu metin otomatik olarak oluşturulmuştur. Hataları bildirerek geliştirilmesine katkı sağlayabilirsiniz.