Öğrencilere ve genç arkadaşlara birkaç tavsiyede bulunmak istiyorum. Öncelikle, mutlaka deneyim kazanmaları gerekiyor. Bu, belki klişe gelebilir, ancak staj yapmanın önemini vurgulamak istiyorum. Staj sadece bir mesleği öğrenmek değil, aynı zamanda iş hayatının atmosferini deneyimlemek anlamına geliyor. Ben mühendislik okudum ve ilk stajım üretim üzerineydi. Yağlı paslı makinelerin arasında geçti. Hatırladığım tek şey, orta kademe yöneticilerin işçilerle olan ilişkilerinin beni çok etkilemiş olmasıydı. O stajda öğrendiğim elektrik-elektronik bilgisi ya da makinelerle ilgili mekanik bilgi ikinci plandaydı. Ancak o bilgi hayatım boyunca kafamda kaldı ve eşsiz bir deneyim oldu.
Gençlere şu öneriyi de yapıyorum: İlanlarda sıkça "üç yıllık tecrübeli çalışan aranıyor" ifadesini görürsünüz. Genç arkadaşlar, eğer herkes üç yıllık tecrübeye sahip birini arıyorsa, ben bu tecrübeyi nereden bulacağım diye düşünebilir. Ancak gençlerin önünde çok büyük bir fırsat var. Yeni kuşakların sahip olduğu doğal yetkinlikler artık tecrübe haline gelmeye başladı. Örneğin, bir reklam ajansında otuz yaşına gelmeden sosyal medyanın ne olduğunu öğrenip onu yönetmeye çalışan, on yıllık tecrübeye sahip birinin mi, yoksa on yaşında kendi sosyal medya hesaplarını aktif bir şekilde yönetip on binin üzerinde abone kazanmış, bu alanda deneyim sahibi on sekiz yaşındaki birinin mi şansı daha fazla? Artık ikinci grubun şansı birincilerden daha fazla olmaya başladı. Bu nedenle, dijital ayak izlerine dikkat etmelerini öneriyorum.
Üçüncü olarak, mutlaka ısrarcı olmalarını öneriyorum. İş hayatında karşınıza birçok engel çıkabiliyor ve pek çok kapı yüzünüze kapanabiliyor. Unutmayın ki, Harry Potter’ın yazarı J.K. Rowling, on iki yayınevinden red aldıktan sonra on üçüncüden kabul alarak kitabını bastırdı. Dolayısıyla, vazgeçmemek önemli. Bizim kuşaklar pek vazgeçme konusunda o kadar kolay kolay pes edebilen bir kuşak değildi. Şimdiki arkadaşların ise bazen hızlı bir şekilde vazgeçtiği durumlarla karşılaşabiliyoruz. Bu nedenle kararlılık bence çok önemli.
Dördüncü ve çok önemli bir nokta da, bu gibi etkinlikleri takip etmektir. Gerçekten önümüzde çok fazla içerik ve fırsat var. Harvard Business Review olarak güzel makaleler yayımlıyoruz; bizi okuyabilirsiniz. Eğer bizi okumak istemiyorsanız, Edex üzerinden Harvard Üniversitesi’nin MOOC eğitimlerine katılabilirsiniz ki bu da ücretsizdir. Yani, Harvard’dan çocuk tasarımıyla ilgili ne okuyorsanız, benzer içerikler burada mevcut. Kısacası, kişisel gelişim, kariyer gelişimi gibi kavramlar artık sizlerin elinde. Bunu birinin şekillendirmesine ihtiyaç duymuyorsunuz. Elbette bir okula gitmek önemli, ancak bununla sınırlı kalmaya gerek yok. Bir şirkete girdiğinizde müdürünüz size "Senin şu özelliğini geliştirmen lazım, hadi bakayım şu eğitim al" demesine gerek yok. Her şey dijitalde hazır. Deneyim deseniz deneyim, içerik deseniz içerik, bunların doğrularını bulup kendi hayatınızın, kendi kariyerinizin ve kendi deneyiminizin küratörü olmalısınız.
Bu metin otomatik olarak oluşturulmuştur. Hataları bildirerek geliştirilmesine katkı sağlayabilirsiniz.