Uluslararası bir kariyer yapmak istiyorsanız çok iyi bir iletişimci olmanız gerekiyor. Yaptığınız işi doğru anlatabildiğiniz sürece, o işin görünürlüğünü ve uygulanabilirliğini sağlıyorsunuz.

İletişimin iki bacağı var. İlk olarak yapı bakımından nasıl iletişim kurduğunuz ve anlattığınız işi bilmeyen birisinin o işi anlayabilmesi çok önemli. Böylece o kişi çok komplike işleri basite indirgeyen birisi olduğunuzu fark edip sizinle çalışabileceğini düşünecektir çünkü uluslararası işlerde çok sayıda ülkeyi yöneten bir pozisyonda olduğunuz için iletişim ve komplike sorunları basite indirgeyebilmek çok öne çıkabiliyor.

İletişimin diğer bacağı olarak nasıl iletişim kurduğunuz çok önemli. Burada da İngilizce çok öne çıkıyor. Ana diliniz İngilizce değilse, hiçbir zaman İngilizceyi iyi bildiğinizi söyleyemezsiniz. Ana dili İngilizce olanlar için bile yeterli olmayabilir çünkü İngilizce iş dili olduğu için her zaman daha iyiye gidebiliyor. İyiye götürmenin yolu da pratikten, daha fazla konuşma yapmaktan, sunum yapmaktan çekinmemekten, herhangi bir konuşma işi için elinizi kaldırmaya korkmamaktan geçiyor.

Steve Jobs’un da dediği gibi; hiçbir zaman tatmin olmayın. Daha iyisini nasıl yapabileceğinize İngilizce alanında da bakın. Potansiyeli iyi olan arkadaşların sırf birbirleriyle iyi iletişim kuramadıkları için yurtdışındaki pozisyonları alamadıklarını görüyoruz. Bu yüzden hem yapısal hem de dil olarak iyi iletişim kurabilmeyi tavsiye ediyorum.