Türkiye'deki girişimcilik ekosistemi gerçekten son geldiğimiz noktada hızla büyüdü. Bakacak olursak, aslında bundan dört beş yıl önce, teknoloji tabanlı girişimlerin desteklenmesi ve fonlanması için teknoloji yatırımcısı bulmakta zorlandığımız günlerden geldiğimiz bu noktada, kırk milyon TL yatırım aldıkları günlere geldik. Bu, hem girişimcilerin teknoloji girişimleri açısından kendilerini geliştirdiklerini hem de teknoloji yatırımcılarının oluştuğunu gösteriyor. Böylece arz ve talep buluşmuş oldu.
Şu anda Türkiye'nin atacağı en büyük adımlardan biri bu konuda gerçekleşiyor. Evet, fikir aşamasındaki girişimcileri desteklemek için pek çok mekanizma var. Bankalardan teknokentlere, TT olarak kuluçka merkezleri ile birçok girişimciye destek sağlanıyor. Yeni fikirleri hayata geçirecek mekanizmalar yaratıldı. Artık ayağa kalkan girişimcilerin satışla büyüyeceği, üç müşteriden üç yüze yükseleceği ve daha da büyüyeceği yapılar, yani ileri aşama girişimcilik veya kuluçka programlarına ihtiyaç var.
Fikrin bulunması ve yetiştirilmesi kadar, doğrulanmış bir projenin veya bir start-up’ın büyümesine destek olabilmek de çok önemli. Bununla ilgili hareketlilik var. Ben Türkiye'de çok mutlu bir ortamda yaşadığımı düşünüyorum. Çünkü girişimcilik, bence tüm ülkeler için aynı şey; inanılmaz umut vadeden, ülkenin geleceğini aydınlatan bir konu.
Bu metin otomatik olarak oluşturulmuştur. Hataları bildirerek geliştirilmesine katkı sağlayabilirsiniz.