Biliyorsunuz, Türkiye'nin petrolü yok. Türkiye'nin endüstriyel dönemde de çok büyük bir geçmişi yok; ama bence Türkiye'nin petrolü gençleridir. Çünkü Türkiye, oldukça uzun bir dönem güzel bir eğitim vererek nitelikli nesiller yetiştirmiş bir ülke. Şimdi bu insanlar, bilgi okyanuslarına açılmaya başladılar ve dünyayı değiştirecek projelere dâhil olmaya başladılar. Bu, güzel bir tesadüf; çünkü girişimciliğin, dünyada farklı bir yapıya geçtiği bir döneme rastlıyor. Eskiden girişimcilik, daha çok teknolojiyi didiklemek şeklinde bir dinamikti. Ama şimdi teknolojinin, reel dünya ile yeni nesillerin değişen verimlilik ihtiyaçlarını karşılayacak iş yapma şekilleri olarak formüle edildiği bir döneme geçiyoruz.
Dolayısıyla, daha çok problemleri daha iyi görebilmek, daha iyi sorgulayabilmek, çözümlerin parçası olabilmek, güzel takımlar kurabilmek gerekiyor. Bu takımların içerisine sanat, felsefe ve psikoloji gibi alanları mühendisliğin yanında monte edebilmek de önemli. Gerektiği zaman, gereken büyüklükteki takımları kurup, sadece basit veya komplike değil, kompleks ve kaotik problemleri dahi adresleyebilecek bir anlayışla hareket etmeliyiz. Böylece, bu katma değeri ülke geliri, ülke gelişmesi ve ülke büyümesi şeklinde yeni inşaatın içerisine dâhil edecek bir nesille karşı karşıyayız.
Biz, Mesel Ventures olarak son iki-üç yıllık dönemde bir ekosistem yaratmaya çalışıyoruz. Bunun için yaklaşık üç binin üzerinde Türkiye'deki genç grupla görüştük. Bu nedenle diyorum ki Türkiye'nin petrolü bu gençler. Onların içerisinden çok güzel yatırım fırsatları da çıktı. Mucizevi hikayeler var ve onları da ayrıca paylaşırım, inşallah siz de dinlersiniz.
Bu metin otomatik olarak oluşturulmuştur. Hataları bildirerek geliştirilmesine katkı sağlayabilirsiniz.