Migros’un kurum kültürü belki de en güçlü yanlarından biri diyebilirim. Biz bunu tarif ederken çalışanlarımıza sorduk ve Migros’un kurum kültürünü hep beraber tanımladık. Çalışanlarımız da kurumsal bir aile olduğumuzu söyledi. O cümledeki her kelimeyi dolu dolu söyleyebiliyorsanız bu gerçek anlamda kopyalanamaz bir değere dönüşüyor. Dolayısıyla mağazadaki çalışanlarımız bir aile gibi her gün birbirleriyle ve müşterileriyle çalışıyor ve bunu kurumsal bir yapı içerisinde yaşıyor. Hem kurumsallık hem de aile yapısının olması çok kuvvetli bir değer katıyor.
Bunun üzerine Migros’un marka olarak da ortaya koyduğu ciddi bir yenilikçi kültür var. Yeni olana ek yapmak, öncü olmak, müşterilere yeni deneyimler yaşatmak ve performans odaklılık kurum kültümüzün önemli parçalarıdır. Bizim ekibimiz ve çalışma kültürümüz hedeflere ve rekabete çok değer veriyor. Devamlı önde ve zirvede olup en iyisini yapmaya önem veriyor.
Sürekli gelişimi sağlayabilmek için hiçbir zaman yerinizde saymamanız lazım. Hem yenilikçi hem de hedef odaklıysanız sürekli gelişime de değer vermeniz gerekiyor çünkü artık günümüzde hiçbir şey yerinde durmuyor. Bildiğiniz hiçbir şey yerinde kalmayıp devamlı iyisi ve yenisi çıkıyor. Çalışanlarımız Migros’u perakende okulu olarak görüp burada çok şey öğrendiklerini söylüyorlar.
Biz elektrik motoru üreten veya elektrik mühendislerinin çalıştığı bir şirket değiliz. Perakendenin bir okulu da yok. Farklı branşlardan eğitim alan herkes buraya geldi ve perakendecilik yapmaya başladık. Perakendenin de kendine özgü bir know-how’ı var ve mesleki beceri gerektiriyor. Biz de bunu Migros’ta öğrenip öğretiyoruz, hep birlikte geliştiriyoruz. Dolayısıyla buranın bir okul olduğunu söyledikleri zaman doğru bir tanım oluyor.
Bu soruya verilmiş 2 cevap daha var.