Anlatsın
Giriş
İTÜ'nün tarihinden bahseder misiniz?
Transkript
Bize Mentane Bahre. Yani devletin ne oluyor? Denizcilik mektebi olarak kuruldu. 1793'te Mustafa kuruyor. Şurada padişahların resmi var. İki tane kuran ve dönüştüren padişahlar: Üçüncü Selim ve Üçüncü Mustafa. Celal Şengör, bunları hediye etti. Onlar da o getirdi. Özel bunları bil dedi. Biliyordum da tabii. Filip tarafı 1795'te de berümmayen dönüşüyor. Kara mektebi jeodezi ve inşaatı dönüşüyor. Sonra hendese, hendese-i mülkiye oluyor; kendisi mühendislik demek. Devlet yeni mülkiyete devlet şeysi. Sonra ismi Mektebi Ali oluyor. Mühendisiye Mektebi Ali, Yüksek Mühendis Mektebi; yani sonra da 1944’te İslam Tek Üniversitesi ismi dönüşüyor. Böyle uzun bir serüveni var ama aynı kurum, zeri ayışma yok. Bir Tevfik Paşa var. O, telif eser yazıyor. Nelerden bir orijinal var; bu, bu okulun tarihinde var, bu hep kopyacılık vardır. Biliyorsunuz, biz Türkler genellikle başkasının eserini çeviririz. Bir şeyler yazarsınız. Bu adam telif binlerce bir tıpkı basımını yapacağım yakında.

Sana 1800’lerin sonunda falan böyle böyle bir kurum. Şu matematikçi, muhtemel muhterem Baş Hoca İshak Efendi, beş dil biliyor; çok büyük bir matematikçi. Beşteği bildiği için padişahın mütercimi, yani tercüman. Elçi veya benzeri bir şey geldiği zaman, efendiyi çağırıyorlar, o tercüme ediyor. Yani şu üniversite kitabında kapağı da onu kitapla karşılaştırma, tıpkı basım gibi. Menslilik deyince de tek meslek ediyor böyle bir kurum. Gururlu olmuyor; ne oldu? Beşiktaşlılar yazmıştı ya, ben Beşiktaşlı olduğum için gururlan diyor. Aslında gururlanıyorlar ama biz mecburen gururlanıyoruz. Bunlar, insanlara çok farklı bir kimlik veriyor. Diğer okulları dışlama anlamında değil, bu aidiyet duygusu gerçekten farklı bir şey.
Bu metin otomatik olarak oluşturulmuştur. Hataları bildirerek geliştirilmesine katkı sağlayabilirsiniz.