CHP bana ilk ulaştığında ve 7 Haziran seçimleri için dijital kampanyalarını benim yapmamı istediklerinde, ilk iş olarak bir ekip kurmaya koyuldum. Şubat sonu itibarıyla toplamda 13-14 kişilik bir ekibimiz vardı. Mart sonunda bu sayı 26-27 kişiye kadar çıktı. Çok değerli insanlarla çalışma fırsatım oldu. Geçen sene kendi işimi sattım ve yeni bir iş yapmam gerektiğini düşünüyordum. Tam o sırada, burada çok güzel, değerli insanlar olduğunu fark ettim. Zaten halihazırda bir ajansın vermesi gereken tüm hizmetleri sunuyorduk. Ancak tek bir müşterimiz vardı, o da CHP. Dedim ki, "Neden yeni müşteriler alarak yepyeni bir ajans kurmuyoruz?"
Sonuçta yayıncıyım, yayıncılıktan geliyorum. Bu sektördeki deneyimim sayesinde, bir ajansın sahip olması ve yapması gereken şeyler konusunda birçok fikir ve vizyona sahiptim. Tamam, dedim, "Yepyeni bir şey yapalım". Ekipteki kimya da birbirine çok uyuyordu. Bu kimyayı stres altında test etme fırsatımız oldu; yoğun ve stresli bir kampanya olduğundan dolayı, stres altında performans gösterebilen bir ekip ile çalışmak benim için çok önemliydi. Çünkü stres altında çalışabiliyorsan, her durumda çalışabilirsin.
Dolayısıyla, altı kişiyle birlikte çıktık ve şu an benimle birlikte toplamda 13 kişiyiz. Yolda müşteri portföyümüzü arttırdıkça ekibimiz de büyüdü ve böylece bu yapı kuruldu. Tüm bunlar CHP sayesinde gerçekleşti.
Bu metin otomatik olarak oluşturulmuştur. Hataları bildirerek geliştirilmesine katkı sağlayabilirsiniz.