Temelde satış alanını seçmesiyle ilgili konuşuyorum. Çünkü herhangi bir şeyi satıyor olabiliriz. Ben üniversitede sigortayla başlamadım satışa; yoğurt, peynir, ketçap, her şeyi sattım. Aslında en önde gelen şey samimi olmaktır. Çünkü satış dediğimiz şey, iyi bir insanın sadece ihtiyacı doğrultusunda yapmak istediği bir eylemdir. Daha doğrusu, bir insan bir şeye ihtiyacı olduğunu düşünmüyorsa, almak istemez. Öncelikle onu ihtiyacı olduğuna inandırmalısınız.
Bu lüks bir ihtiyaç da olabilir; örneğin, iPhone'un herkes tarafından kullanılmak istenmesi. Gelir seviyesine baktığınızda, en yüksekten en düşük gelir seviyesindeki insanlara kadar birçok kişinin elinde iPhone var. Neden? Çünkü ihtiyacı olduğuna inanıyorlar. Belki bu bir imaj kaygısı da olabilir, bilemiyorum. Haliyle, sattığınız şeyin karşı taraf için bir ihtiyaç olduğunu mutlaka hissettirmeniz gerekiyor. Bunu yaparken samimiyetsiz değil, gerçekten samimi olmalı ve doğru noktalara odaklanmalısınız.
Aslında bundan sonrasında iş, sattığınız şeyin özeline inmeye başlar. Sattığınız şeyin ne olduğunu bilmezseniz, karşı taraf size güvenmez. Karşı taraf için güven oluşturamadığınızda kafasında birçok soru işareti kalır. Evet, "senin buna ihtiyacın var" deme noktasında çok iyi bir şekilde altını doldurmanız gerekir. Sattığınız şeyi bilmiyorsanız ya da konunuza hakim değilseniz, karşı taraf sizinle iletişim kuramaz. Sizinle devam etmek istemez. Kime daha fazla güveniyorlarsa, hani o kişiyle ilerlerler.
Sonuç olarak, satışçı samimi olmalı, karşı tarafın ihtiyaçlarına yönelik hareket ettiğini hissettirmelidir.
Bu metin otomatik olarak oluşturulmuştur. Hataları bildirerek geliştirilmesine katkı sağlayabilirsiniz.