Ben üniversitede birinci sınıfta aldığım statik, matematik ve temel derslerin yanı sıra birkaç seçmeli ders de alabiliyordum. Ben de bir pazarlama dersi, ne olduğunu bilmeden seçmiştim. İlk dönem derse aşık oldum. Profesör Doktor Selime Sezgi'nin dersiydi. Pazarlamaya giriş neden aşık oldum? Çünkü diğer dersler, statik, malzeme, teknik çizim gibi oldukça yorucuydu; fakat pazarlama, hayatın içinden örneklerle doluydu. Selime Hanım'ın verdiği örnekler, benim bildiğim markalar, sevdiğim markalar ve tükettiğim ürünler üzerindendi. Dolayısıyla bu ders bana çok sıcak geldi.

Sonrasında ikinci dönemde sosyal psikoloji dersi aldım. Burada da karar vermenin nerelere gidebileceği ve insanların nasıl karar verdiği konularında bilgi sahibi oldum. Sonrasında tüm derslerimi ve seçmelerimi pazarlama alanında yaptım. Çünkü pazarlama, insanı etkileyen bir departman ve yaptığınız işlerin sonuçlarını insanlar üzerinde görebiliyorsunuz. Dolayısıyla, hem manevi hem de duygusal tatmin açısından çok yüksek bir alan ve ben bunun bana uyduğunu düşünüyorum. Bu nedenle kendimi bu alanda geliştirmeye ve kariyerimi bu yönde ilerletmeye karar verdim.