Ben hiç bilmediğim bir zamanda bana şöyle demişlerdi: "Vans, sigortanın sigortası demektir." Yine de bu kavram çok açık değildi. Ne demek yani? Daha detayına indiğimizde, başında şu demek: "Ben sizi sigortalıyorum, evinizi sigortalıyorum, arabanızı sigortalıyorum." Ama bazen siz ticari bir kişilik olabiliyorsunuz. Yani bir binaya sahip oluyorsunuz ve bunun değeri çok yüksek olabiliyor. Limitler yüz milyon dolarlara kadar çıkabiliyor. Ben, ak sigorta olarak üzerimde böyle bir limit tutmak istemiyorum. Hani, neden ben bunu üzerimde tutayım ki? O zaman da diyorum ki, ben bunu sigortalayayım. Ne yapacağım o zaman? Yurt dışında ya da yurt içinde bir kişiye değil, farklı firmalara, sigorta şirketlerine, restoran şirketlerine gidiyorum. Kendi plasmanımı yapıyorum ve onların sigortalamak istedikleri hisseleri yüzde on, yüzde bir, hatta yüzde ellisini alanlar var. Kendi oranları dahilinde sigortalıyorlar. O zaman ne oluyor? Yarın bir gün benim sigortaladığım bir binaya hasar geldiği zaman bu para tamamen ak sigortadan çıkmamış oluyor. Çünkü ben aslında o hasarı sigortalamış oluyorum. Bu sefer gidiyorum ve "Sen yüzde on bunun hasarını sigortalamıştın benim adıma; şimdi o yüzde on hasarı senden tahsil etmek istiyorum," diyorum. Bence, hiç bilmeyen birine anlatabilecek en iyi örnek buydu. Ben böyle çok rahat anlamıştım.
Bu metin otomatik olarak oluşturulmuştur. Hataları bildirerek geliştirilmesine katkı sağlayabilirsiniz.