Yeni bir ürünün reklamını mı çekiyorsunuz? Yoksa mevcut bir ürünün tüketiciye vermek istediği yeni bir mesajı mı aslında çekmek istiyorsunuz? Burada ikiye ayrılıyor. Aslında her şey, o dönem tüketiciye geçirmek istediğiniz duygu, düşünce ve mesajlarla alakalı. Önce buna karar veriliyor. Hani biz tüketiciye ne anlatmak istiyoruz? Ve bunu nasıl anlatmak istiyoruz? "Nasıl anlatmak istiyoruz?" kısmı, reklam ajansımızla beraber yürüttüğümüz bir süreç tabii ki. Biz kendi içimizde marka stratejisine uygun bir fikre karar verdiğimizde, ajansımızla paylaşıyoruz. Ajansımız, bunun kreatif dediğimiz en etkili biçimde nasıl tüketiciye aktarılacağı üzerinde çalışıyor.
Önce bir tur senaryolar geliyor elimize; genelde alternatiflerle geliyor. Senaryoları okuduktan sonra, vermemiz gereken revizyonlar ya da marka ekibimiz olarak dokunmamız gereken noktalar varsa, bunları iletiyoruz. Bir turda çalışılıyor. Senaryolar, şansımız varsa ikinci turda üst yönetim onaylarını da alarak, reklam çekime hazır bir hale geliyor. Bundan sonrası, aslında nasıl bir ortamda çekileceği, kaç kamera olacağına kadar ajansın verdiği bilgilerle şekilleniyor. Bu süreçte, hayat kimyasındaki strateji ekibimiz de ilgileniyor. Biz, ülke ekibi olarak Türkiye'de çekilecek lansmanlara dahil oluyoruz ve onların emeğine katkıda bulunuyoruz.
Çekim günü belirlendiğinde, kastlar oluşturuluyor. Tabii ki bunlar çok önceden ajansımızla beraber karar verdiğimiz, hem kastlar hem de kullanılacak kıyafetler, evin köşesindeki eşyaya kadar seçilmiş oluyor. Tüm bunlar, mesajı daha iyi ve etkili verebilmek için özenle hazırlanıyor.
Çekim günü, uzun saatler süren bir çekimden sonra reklam filmi montaja hazır hale geliyor. Tabii ki çekildiği gibi yayına girmiyor; montaj süresi de bittikten sonra reklam yayına hazır hale geliyor.
Bu metin otomatik olarak oluşturulmuştur. Hataları bildirerek geliştirilmesine katkı sağlayabilirsiniz.