Günüm zinde kalabilmek ve bu tempoda koşturabilmek için sporla başlıyor. Daha sonra ekip yöneticilerimizle günlük ve haftalık planların üzerinden geçiyoruz çünkü ING, teknolojiye ve dataya yatırımı bir misyon edindi ve vizyon belirledi. Dolayısıyla bankadaki bilinirliği arttırabilmek açısından tüm yöneticilerle workshop’lar ve görüşmeler yapıyoruz. Bu kültürü banka geneline nasıl daha fazla yayabileceğimiz hakkında çalışmalar yapıyoruz.
Bununla ilgili Türkiye’nin önde gelen üniversitelerinden biriyle ortaklık yaparak Veri Bilimi Eğitim Sertifika Programı’nı başlattık. Program banka genelinde çok ilgi gördü ve sınava 600 kişi başvurdu. Bizim amacımız banka genelindeki bütün insanları bir araya toplamaktı. Sınavı 300 kişi tamamladı ve birçok prosedürden sonra biz 55 kişiyi seçtik. Bu kişiler arasında banka genelinde teknoloji dünyasından, iş kollarından ve operasyondan insanlar var. Onlara Veri Bilimi adı altında program başlattık. Şu anda haftanın iki günü, iki sınıfta mesai saatleri içinde eğitim görüyorlar. Özyeğin’den hocalar gelerek onları eğitiyorlar. Programın sonunda da bir sertifika alıyorlar. Ondan sonra devam etmek isteyenlere de Master imkanı sağlıyoruz. Günün sonunda Veri Bilimi Master’ını yapmış olarak bankamıza hizmet etmeye devam ediyorlar. Bunların hepsi işimizin bir parçası. Bankada yaklaşık 4000 kişi çalışıyorsa, bu 4000 kişiye verinin ne demek olduğunu, önemini ve neler yapılabileceğini anlatmak üzere çaba sarf ediyoruz.