Ben Insider'da mülakat yaptığım herkese şunu söylüyorum: Burası bir şirket değil. Buradan başlayalım. Burası bir ütopya. Eğer sen buraya iş-yaşam dengesi, primler ya da sağlık sigortası gibi şeyler için geliyorsan, hiç konuşmayalım. Çünkü burada bizim yaratmaya çalıştığımız bir hayal var ve bu hayale adanmış insanlar var. Onlar bunu sadece kendileri için yapmıyorlar; bunu sadece şirket için yapmıyorlar. Ülkeleri için yapıyorlar. Aynı zamanda buradan daha fazla mühendis yetişmesini, buradan daha fazla girişim çıkmasını ve globalde açılmasını sağlamak için bu savaşı veriyorlar. "Sen bu savaşa hazır mısın?" diye soruyorum aslında ilk olarak. Ve "Bundan zevk alacak mısın? Bu seni mutlu edecek mi? Bu sadece senin sonraki işin mi olacak yoksa bir yaşam tarzı mı olacak?" Aslında bunu anlamaya çalışıyorum.

Zaten mülakatlarımız çok farklı geçiyor; oturup soru-cevap şeklinde yapılmıyor, daha çok sohbet havasında. O ateşi, o ışığı gördüğüm insanları aileme katarmışçasına, evlenir gibi seçiyorum. Bu insanlar günde on sekiz saat, belki daha fazla, haftanın yedi gününü harcadığım annemden babamdan çok gördüğüm insanlar. O yüzden onlarla aynı yere bakmam, aynı tutkuları paylaşıyor olmam ve aynı ateşli gelişim motivasyonunu taşımam çok önemli. Bunlara dikkat ediyorum.