Mesela ben, özellikle şu anda geçtiğimiz tamamen networking konusunun derinleşmesiyle birlikte, belli bir noktaya odaklanmanın çok önemli olduğuna artık eminim. Örnek vermek gerekirse, yakın dönemde kitabımı bitirdim. Her gün yazmak istemiyorum; ben de bir insanım, bazen sıkılıyorum. Yazmak istediğim dönemler oluyor. Ama geçmişteki üstatlara baktığımda, neler yaptıklarını görüyorum. Mesela Hemingway, sadece otururmuş; o gün aklına hiçbir şey gelmiyorsa bile, bir süre boyunca masasında öylece kalırmış.
Dolayısıyla, bence alışkanlıktan kasıt; alışkanlık, bizi yolda tutan önemli bir etken. O yüzden bazen çok siyah-beyaz düşünüyoruz, özellikle yeni kuşak bunu çok yapıyor. Biraz grinin içinde kalmayı öğrenmek lazım. Alışkanlık burada çok değerli. Yani insan, "Evet, ben bir kitap yazacağım" diyor. Tamam, belki bir şiir kitabı yazacağım, edebiyat bölümünde okuyor. Ancak iki-üç gün sonra motivasyonu kopuyor. İşte alışkanlık dediğimiz şey, aklına hiçbir şey gelmese bile aynı yere oturup kendini bilgisayarın karşısında bulabilmektir. Bu şekilde ilerlemesini sağlayabilirsin.
Alışkanlıkları, ezbere her gün spor yapmak gibi düşünmemek lazım. Öncelikle odaklandığın doğrultuda hangi alışkanlıkları kazanman gerektiğini belirleyip, onun çerçevesinde bir şeyleri tekrarlamak gerekir. Çünkü tekrarladığın şey, bir süre sonra seni yola sokuyor olmalı. Yoksa, başkalarının alışkanlıkları senin için o kadar etkili olmuyor, bence.
Bu metin otomatik olarak oluşturulmuştur. Hataları bildirerek geliştirilmesine katkı sağlayabilirsiniz.