Dört P. Aslında şöyle söylemek lazım: Pazarlamacının elindeki bunlar araçlar. Dört P'nin açılımı: Product (ürün), Price (fiyat), Place (dağıtım) ve Promotion (iletişim). Bu dört ana öğeyi kullanarak, biz aslında tüketiciler için değer yaratmaya çalışıyoruz. Şey gibi değil; yani ben ürünü çok güzel yaptım ve kendiliğinden satılacak. Mesela böyle bir şey olamaz. Diğer üç P'den de mutlaka yararlanmamız lazım. Yani ürün çok iyi olabilir, ama fiyat çok kötüdür. Ürün çok iyi olabilir ama siz buna karşınızdakini anlatamıyorsunuzdur. O zaman iletişim devreye giriyor. Ya da her şey çok iyi ama hayatında başka problemler var.
Bu nedenle, bu dört öğe aslında hep birlikte düşünülmesi gereken, birbirinden bağımsız olamayacak unsurlardır. Pazarlamacılar için bir araç kutusu gibi düşünebilirsiniz. Bu dört öğe ile hareket ediyoruz. Bu dört öğeyi düşünürken, her zaman tüketici merkezli düşünmek gerekiyor. Ürün yaparken, mesela, tüketicinin ihtiyaçlarından hareket etmek lazım. Fiyatlandırma yaparken de kendimizi nasıl ayırt edebiliriz? Tüketicinin gözüyle, tüketicinin algılarını nasıl yönetebiliriz?
Bu dört öğeyi kullanarak bunları sormak önemli. Ben dört P'yi açıklamada biraz zorlanıyorum çünkü dört P benim dersim. Yani dersimde anlattığım şeylerin bütününü ve çok kısa bir şekilde anlatamıyorum. Ama tek söyleyebileceğim, bunun bir bütün olarak görülmesi gerektiği ve tek tek ele alınmaması gerektiğidir. Böyle bir tüketici merkezli bir yaklaşımla düşünmek gerekmektedir.
Bu metin otomatik olarak oluşturulmuştur. Hataları bildirerek geliştirilmesine katkı sağlayabilirsiniz.