Başka sigorta şirketlerinde de çalıştım. Ama Aksa’da şunu hissediyorum: Aile ortamı. Hani klasik söylerler ya, "işte aile ortamı gibi şirketimiz" diye; ben bunu gerçekten hissediyorum. Yani çok klişe gibi geliyor ama bazen klişelerde doğru. Öyle hissediyorum.

Bir de uluslararası bir şirkette çalışıyorsun; bunu aslında damarlarına kadar hissediyorsun. Mesela yarın Paris'teki genel müdürlüğe gidip bir projeyle ilgili sunum yapacağım. Bir gün telefonum çalıyor, Meksika'dan biri bana bir şeyler soruyor, Aksa’nın Meksika'daki şirketinden. Yarın bir gün Çin’i arıyorum ve diyorum ki, "Bizde böyle bir şey var ama bunu nasıl yapacağımızı bilmiyoruz." O da diyor ki, "Bizde böyle şeyler var," ve anlatmaya başlıyor. Bu tip şeylerle karşılaşmak, sanki tüm dünya yanınızdaymış gibi çalışmak, aslında insana çok zevk veriyor.