Bu sene meslekteki yirmi beşinci yılımı kutluyorum. İlk işe girdiğimde sektörde mühendis sayısı çok azdı. Ben de ilk olarak risk mühendisi olarak işe başlamıştım. O dönem herkes birbirine "Risk mühendisi ne iş yapar?" diyordu. Açıkçası biz de ne yaptığımızı tam olarak anlayamamıştık, ama iki-üç yıl sonra nereye geldiğimizi gördük. Günümüz trendlerinde bu durum iyi veya kötü tartışılabilir; bu, görece bir şeydir. Ancak finans sektörünün içinde mutlaka teknisyenlerin olması gerektiği ortaya çıktı. Neden? Çünkü öngörmeyi becermek zorundayız, veriyi analiz etmek zorundayız. Analiz etme yeteneğine sahip olmamız gerekiyor ve dijital teknolojilerle barışık bir yaşam sürmemiz lazım.
Bütün bunları bir araya koyduğumuzda, işe alım kriterlerinde bugün satış teşkilatında bile olsa analitik becerilerin ön plana çıktığını görüyoruz. Analitik yetkinliklerinizin çok yüksek olması gerekiyor. Sigorta sektöründe de aktüeryel becerilerin önemi artmış durumda. Değişik perspektiflerden bakıp analiz etme yeteneğine sahip olmalısınız. Pragmatik, hızlı ve çabuk karar verebilme kabiliyetiniz olmalı; bazen risk almanız gerekiyor. Yani riski doğru bir şekilde tanımlayıp buna göre çözümler üretmeniz lazım.
Bunları bir arada düşündüğümüzde, sektördeki tüm disiplinlerin birbirine paralel çalıştığını görebiliyoruz. Teknik bölümler, bilgi işlem, satış, mali işler, stratejik planlama, risk yönetimi gibi alanlarda mühendis kökenli arkadaşlarımızı daha fazla görmeye başladık. Bu durum bizim için sevindirici. Mühendislik bir ana disiplin sağlıyor ve bunu giderek daha fazla fark eder hale geliyoruz. Elbette, her mühendislik dalı her sektöre uygun olmayabilir, ancak genel olarak mühendislik disiplinleri bu sektörde oldukça değerli.
Özelleştirmek gerekirse, bugün endüstri mühendisleri, inşaat mühendisleri, makine mühendisleri ve elektrik mühendisleri ön planda olabilirken, işletme mühendisleri de bizim için önemli birer kaynak. Ancak sadece mühendis olmanız sigorta sektöründe kendinize alan açmanız için yeterli değil. Mühendislik eğitim dönemi boyunca süreç yönetimi, analitik raporlama ve çoklu model yönetimi gibi konulara yönelen ve bu alanda staj yapmış ya da projeler almış arkadaşları tercih ediyoruz.
Örneğin, satış teşkilatımızın başındaki üst düzey yöneticimiz gıda mühendisi. Bu, dünyanın ne kadar değiştiğine dair çarpıcı bir örnek. Onun analitik becerileri, artık satışların analitik bir şekilde yürütülmesini gerektiriyor. Ben bir inşaat mühendisiyim ve teknik birimlerin başındaki direktör arkadaşımız ise harita mühendisi. Bu mühendislik disiplinlerinden gelen kişilerin avantajlı olduğunu gösteriyor. Sigortacılık sektöründe on beş yıl önce bu kadar fazla mühendis kaynağı yoktu; ancak gelecekte bunun daha da artacağını düşünüyorum.
Bu metin otomatik olarak oluşturulmuştur. Hataları bildirerek geliştirilmesine katkı sağlayabilirsiniz.