İşe alım yaptık. Şu anda çalıştığım sivil toplum örgütüne, dolayısıyla birçok CV geldi. Önümüzde çeşitli seviyelerde bir kıdemli uzman ve bir uzman alacağız. O CV'lerde şunu gördüm: Ne yazık ki Türkiye'de hala gençler yalnızca okula gidiyorlar. Oysaki sadece okula gitmemek lazım; okulda öğrenilmeyen birçok şey hayatın içinde de öğreniliyor. Bilgi Üniversitesi'nin mesela "Hayat için öğrenmek" diye bir sloganı var. Gerçekten hayat sadece okuldan değil, birçok farklı alandan öğrenmekle geçiyor. Bir enstrüman çalarken bile bir şeyler öğrenirsiniz. Dolayısıyla, kendilerini lütfen yalnızca okulla ve okudukları konularla sınırlı tutmasınlar; hayatla ilgili tecrübeler edinsinler.
Bizim gençlerimiz seyahat etmiyorlar. Dünyayı görsünler, dil öğrensinler. Gençler dil bilmiyorlar; neye güveniyorlar bilmiyorum ama lütfen en azından bir yabancı dil mutlaka öğrensinler. Kendilerine bu zamanı ayırsınlar. Kariyerleri için fazla tedirgin olmasınlar; o gün elbette geliyor ama o günde gönlüne göre istediği bir işe girmek veya kendi işini kurmak istiyorlarsa, o ana kadar kendileriyle ilgili bir şeyler yapmaları lazım.
O tedirginliği bırakıp, rahat bir ortamda öğrenmeye ve gezmeye çalışsınlar. Gerçekten bir reklam var, ben öğrencilerime onu gösteriyorum. "Ölmeden önce film şeridi gibi geçiyor" derler ya, işte o film şeridi ne kadar uzun olursa, Azrail o kadar yoruluyor ve uykuya dalıyor. Öyle bir reklam vardı. Dolayısıyla, gençlik gerçekten çabuk geçiyor; gençlerin kıymetini bilmek lazım.
Bu metin otomatik olarak oluşturulmuştur. Hataları bildirerek geliştirilmesine katkı sağlayabilirsiniz.