Öncelikle şöyle başlayayım: Liderlik nedir? Decathlon'da liderlik, müdürlükten çok farklı bir kavram. Diğer firmalarda genellikle bir müdür vardır, onun altında çalışanlar bulunur ve müdürün üstü de vardır: direktör, yönetmen, ne deniyorsa. Ancak bizde böyle bir kavram yok. Bizde liderler gerçekten öncülük yapan kişilerdir; yani takımın gelişimine destek sağlayan ve takımı her anlamda destekleyen bir rol üstlenirler. Bu bağlamda düşündüğümde şunu demem lazım ki bizim için her zaman en önemlisi insan olmuştur. Decathlon'da insana yatırım yaparız; işe de yatırım yaparız ama insan bizim için her zaman daha önemlidir.

Hiyerarşik yapının olmaması, yani fonksiyonel bir yönetim şeklini benimsememiz nedeniyle aslında tamamen takım arkadaşlarımızla bir takım oyunu oynuyoruz. Aslında lider olmanın bir anlamı; öncülük etmek ve desteklemektir. Onun dışında karar alan bir kişi olduğumu söyleyemem; çünkü takım arkadaşlarım kadar ben de karar alıyorum. Baktığımızda, stratejik anlamda ithalat-ihracat ekibi olarak şu an operasyon yapmıyoruz; operasyon ekibimiz outsource.

Buraya ilk geldiğimde, dört yıl önce bir proje geliştirdim ve kontrol tower'ı, yani globalde bilinen bir kontrol tower yapısını, Türkiye'ye uyarladık. Biz ithalat ve ihracat operasyonumuzu başka bir lojistik firmasına outsource ettik. Bu bize ne kattı? Açıkçası, bu bize hayatımızın anlamını kattı diyebilirim. Çünkü bütün katma değerli olan işleri yapıyoruz. Şu an iş geliştiriyoruz, projeler yapıyoruz. Gerçek anlamda lojistiği iyi bir alana taşıyoruz; aslında Decathlon’da ve tedarik zincirinde.

O yüzden şu an gelecek olan arkadaşlar için, herkes doküman kontrolü yapar, net kilosu, brüt kilosu ve hacmi üzerinde durur. Biz bu işleri yapmıyoruz. Gerçekten, bu işleri yapan firmalara destek veriyoruz. Şu an çalıştığımız firmaya destek sağlıyoruz ve onların performanslarını ölçümlüyoruz. Kendi mali çalışma projelerimizi gerçekleştiriyoruz. Ekonomik KPI’larımız var ve fazlasıyla ekonomik hedeflerimiz mevcut. Bunun yanı sıra müşteri hedeflerimiz de var.

Gördüğünüz gibi, buradaki yetmiş bin çeşit ürünümüz var ve şu an bu ürünlerin yüzde sekseni ithal. Düşünebilirsiniz ki, bu ürünlerin yüzde seksenini doğru zamanda raflara koymaya çalışıyoruz; doğru maliyet çalışmasıyla ve doğru noktadan, doğru çıkış ülkesinden.