İş Geliştirme Direktörü olarak bir gününüz nasıl geçiyor?

Bir gün evvelden bir gün sonrasını planlıyorum. "Ben ne yapıyoruz, ne ediyoruz?" diye ilk geldiğim zaman e-maillere cevap vermekle geçiyor. Günü planlamakla geçiyor. Ben dirsek temasına gün içinde çok inanan bir insanım; hem kendi departmanım hem de dış departmanlarla. Çünkü bizim işimizde, gerçekten önemli olan bir e-posta göndermektense, gidip yüz yüze konuşmak ve dirsek teması kurmak benim için çok daha kritik.

Toplantılar oluyor bol bol; hem bizimle çalışmak isteyenler, hem de bize satış yapmak ya da stratejik ortaklık kurmak isteyen kişilerle konuşuyoruz, görüşüyoruz, değerlendiriyoruz. Her şeye açığız. İş geliştirme gerçekten önemli. Bir ortaklık, güzel bir üretim ya da bir verim alabilirsiniz; hem kendi departmanınız hem de tabii ki şirketin büyümesi için. Bu yüzden gözlerimizi ve kulaklarımızı hep açık tutuyoruz. Herkesi kabul ediyor, konuşuyoruz.

Toplantılar günümün büyük bir kısmını alıyor. Ayrıca optimizasyon konusunda, gün içinde reklam çalışmalarımız var. Bu reklam çalışmaları çeşitli platformlar üzerinden yürütülüyor. Bu platformların optimizasyonuna önem veriyoruz. Performans bazlı pazarlamaya önem veriyoruz; performans odaklı bir çalışma yürütüyoruz. Data konusunda oldukça hassasız; hatta diyebilirim ki, "data maniayız." Bu bağlamda, nasıl daha iyi yapabileceğimizi, nasıl daha iyi optimize edeceğimizi ve yeni kanallar bulup bunları nasıl iyileştirebileceğimizi araştırıyoruz.

Gün benim için, bir startup ortamından geliyor. İki ya da üç tane startup şirketim oldu. Orta Doğu'da, günün ne zaman başlayacağı ya da biteceği konusunda bir kuralım yok; ne zaman başlarsa o zaman başlar, ne zaman biterse o zaman biter. On iki saat çalıştığımız da oluyor, on üç saat çalıştığımız da. Ben buna çalışmak demiyorum, yaratıcılık diyorum. O zaman çalışmak olmuyor çünkü gün gelip geçiyor, hatta geçmiyor; gözümü kapatıyorum, kalkıyorum. Bir iki not daha alıyorum; notlar çok önemli. Bu notlar, multi-platform iOS'ta aldığım notlar, MacBook'ta paylaşılıyor. Onları önem sırasına göre iki alt, iki üst şeklinde organize ediyorum. Günler böyle geçiyor.