Kız öğrenci sayısı oldukça az, 110/10 gibi bir oran vardı. Ancak bu iletişim ya da sosyalleşmeyi etkileyen bir konu değil. Mühendisliğin bu alanıyla ilgilenecekseniz mezun olduktan sonra da muhatap olacağınız meslektaşlarınız ve iş çevreniz de erkek ağırlıklı olacaktır. Dedikodu, fitne-fesat, kıskançlık gibi daha feminen olgulardan uzak olmak aslında bir avantaj, daha kariyer ve başarı odaklı olmak için.

haberleşme olayı farklı elektrik olayı farklı.bizde elbette temel elektrik teoremlerini öğreniyoruz ancak.daha çok ilgilendiğimiz elektronik kısmı yani devre tasarımı ve hazır devrelerin programlarını yazmak.Haberleşme ise başlı başlına bir dal.Daha çok yazılım ağırlıklı ilerleyen opsiyon , matematik ağırlıklı devam eder.Elektornik uygulama ve donanımı dönükken, haberleşme elektroniğe göre daha genel bir bakış açısıyla iletişim kanallarının revize edilmesi gibi amaçlar taşır.

Lisede edebiyat hocam hep derdi :D Arkadaşlar ikanı olan gitsin İstanbul da üniversite okusun.Bunu dinlerken ben içimden hocam ne İstanbul u ben Ankara da okuycam derdim.Ama nasibim İtü de okumakmıs iyi ki :D benim evim ve okulum Avrupa oldugu için daha cok yer ve zaman ayırıyorum bu yakada.İstanbul un tek basına boğazının varlığı bile yeter :D benim için.Spesifik olarak öğrenciyken İstanbul da bulunmak iş çevrelerine yakınlık ve kendini eğitme açısından çok ama çok avantajlı.İstanbul bir dünya kenti bunu okurken ilk senede anlıyorsunuz zaten.

yani genel manada yetişen benim fakültem açısından çok az kız öğrenci var.Aileler mi yoksa kız öğrencilerden mi kaynaklı bu bilmiyorum ama benim hoşuma gitmiyor.Şöyle somutlastırıyım size : benim dönemim 0 Türkçe okuyan yalasık 110 kişiyiz ve de kız sayısı 10 dan fazla değil arkadaşlar.Bu demek değil ki bu bölümü düşünen kız öğrenci vazgeçsşsin asla :D ideallerinizi uğruna savaşın bu sizin savaşınız ne annenizin ne de babanızın :D konuya geri dönersek erkek egemen bir ortam bir yerden sonra ayyyyy yeter dedirtiyor.Hoş hırs ve rakebet açısından sizi bileyen bir ortam.Haha ben de yaparım erkeklerin yaptıgını düşüncesi çoğu kez sizi düştüğünüzden yerden kaldırıyor sonra mecburi langırt oynamayı öğreniyorsunu :D eğlence anlayısınız değişiyor haliyle

Maslak kampüsündeki olanaklar spor salonu olsun, limitsiz çilerde yayılma imkanı olsun,avm ve dolunay cafe olsun, şnternet ağımız ITUNET misafir olsun :D birbirinden güzel tarih kokan kampüsleri Taşkışla, MAçka ,Makine fakülteleri olsun :D İtü yü seviyorum

Aslında büyük bir kararsızlık yaşadım bölüm seçme konusunda.Çünkü tam olarak bilmiyordum Bilgisayar ile Elektronik-Haberleşme Mühendisliği arasındaki farkları?Hep kafamda Bilgisayar vardı acıkcası.Ancak yerleştirme süresince eniştemle sohbet ederken dedi ki : Ya Ayşe bak Elektronik-Haberleşme alan olarak çok büyük eğer hosuna gitmeyen bir alanda uzmanlasmaya calısırsan hoop baska bir alana kayarsın bence sana o bölüm daha uygun .ben de kafamda düşündüm tarttım ve son birkaç günde netleşip listenin önlerine Elektronik-Haberleşme yazmaya karar kıldım :D ve geldi Allah a çok şükür.Sonra sonra okudukça iyi ki bilgisayar degil de bu bölüm olmus dediğim de çok olmustur.

Esasen üniversiteye hazırlık aşamasında ailecek hep bir Anakara ya tasınma hayalimiz oldugundan ve de tabiki annemin üniversitesi oldugundan ben hep Odtü olacak diye düşünürdüm.Ancak ablam ki benden bir yas büyüktür öss ye girdikten sonra (dedemi ve babaannemi ard arda kaybedip niğde de bir basımıza kalınca) ablamın yerleştirme listesine hep İstanbul yazdırdı.Ablam MArmara tıp Fakültesini kazanınca bir yıl İstanbul da yurtta kaldı.Ve benim son sene tüm hayallerim İtü ye odaklandı.Çok şükür ilk ygs/lys çocukları olarak istediğim bölüm ve istediğim ünversiteyi tutturduk :D