Farkındalık ne demektir?
Transkript

Farkındalığı, madde ve canlar dünyası olmak üzere iki şekilde anlatabiliriz. Madde dünyasında cansız gibi gözükse de atom seviyesinin en derinine indiğinizde bile her maddenin bir titreşimi olduğunu görürsünüz. Bu o maddenin yapısını ve nasıl oluştuğunu bize açıklar.

Canlılarda ise konu biraz daha farklı ve daha zengindir. Ben bunu bir orkestraya benzetiyorum. Orkestrada her enstrümanın ne kadar çalacağı, sesini ne kadar yükselteceği, hangi notaya geçeceği ve bütün orkestranın nasıl düzenleneceğiyle alakalı bir akış ve o akışı belirleyen bir şef vardır. Bütün algımızı ve ritmimizi o şef belirler. Biz de bu şefe farkındalık diyoruz. Orkestranın kendisini en iyi şekilde ifade edebilmesi için zihnimizin daha az çalışmasına, daha az düşünmeye, daha çok anda kalmaya ihtiyacımız var. Bir şeye konsantre olma durumumuz bizim farkındalığımızdır. Konsantre olduğumuz andan itibaren eğer zihinde değilsek ve zihinden bilgi gelmiyorsa, her şeyi okuyup fark etmeye başlarız. Mesela ben şu an seninle konuşurken etrafımdaki her şeyi algılıyorum ve görüyorum çünkü şu anda sadece buradayım. Ne sorduğunu ve ne cevap vermem gerektiğini düşünerek bunu dikte ediyorum. Farkındalık da böyle bir şey…